+1
Hani bu öyle bisey ki sabah uyandiginda dün geceden kalma göz şişkinliği vardır. Bütün gün başkasının mutluluğundan pay çıkarirsin. Zaten ölmüşsün mezara girmeyi bekliyorsun. Gecenin çökmesini bekliyorsun. Gece çöküyor kimse duymasın diye hıckıramadan ağlıyorsun sabaha kadar resimlerine bakıyorsun. Hayal kurmayı bırakıyorsun.O hayalin gerçekleşmeyeceğini biliyorsun. Ağlaya ağlaya uyuyorsun. Kafanı kaldırıp gökyüzüne bakamıyorsun. Bakarsan vazgeçemeyeceğini biliyorsun.Bu böyle gidiyor.Önüne başka birisi çıkıyor. Unutacağını düşünüyorsun ama unutamıyorsun. Acın ikiye katlanıyor. Sonra başkasını sevdiğini görüyorsun ama birşey yapamıyorsun. Elin kolun bağlı oturuyorsun. Eğer sorarsan iç güzellik ve hissedilen duygular önemlidir onun icin.Ama niyeyse bu duygularla seçilmiyorsun. Sonra derin bir nefes alıyorsun ve kendine ben ne yapıyorum diye soruyorsun. Kendinle konuşuyorsun.Ve hâlâ onu sevmeye devam ediyorsun.