+57
-6
aha bu da üçüncü part..
arkadaşı: oğlum seviyo musun lan sen bu kızı evleneceğin hiç aklıma gelmezdi.
kenan: yok be oğlum, bizimkiler mirası bırakmak için bir aile kızıyla evlenmemi istediler bu topalı da çok beğendiler.
arkadaşı: oğlum senin pozisyon adamısın bu sakatla her pozisyonu deneyemezsin. (gülüşmeler)
kenan: ben de aylin ile denerim olum. zaten bununla işim olmaz hamile bırakır, sonra da bir daha gibmem sakat huuryu, çocuk olunca; miras bana kalınca da gibtiri çekerim.
arkadaşı: yazık değil mi olum kıza? çok da güzel ha hatun...
kenan: istersen ayarlayayım sana lan evlendikten sonra çok beğendin herhalde.
ben artık patlamak üzereydim. çıktım kabinden arkadaşına kafayı bir koydum. kafası aynaya çarptıktan sonra lavabonun mermerine de çarpıp yere yığıldı. son olarak da yerdeki fayansa çaptı kafası. baktım kanıyor hiç umrumda değil. kenan beni gördü nasıl şaşırdı ama. o şaşkın şaşkın bir arkadaşına bir bana bakarken tuttum buna da koydum kafayı. direkt burnunu tuttu. hemen kapının arkasındaki çekpası alıp, sopasıyla beline karnına falan vurmaya çalıştım. baktım yere yattı cenin pozisyonunu aldı. o ara ne küfürler ettiğimi falan bilmiyorum. ama bağırıyorum. içeri sarhoş biri geldi. bi sopa da ona vurdum çık lan dışarı dedim. şaşırdı bu salak da. bir kafa da buna koydum dışarı postaladım. kapıyı da arkadan kilitledim. arkadaşı yerde baygın yatıyor. kendinizi benim yerime koyun, nasıl sinirli olduğunuzu düşünün. neler yapardınız? fazlasını... kenan abi çekiyor bana. benden 6-7 yaş büyük ve abi vurma diyor. yerde ayağına ayağanı vuruyorum tekmeyi. sol ayağını mahvettim. bileği mileği hep kırıldı. dizinin dıbına koydum afedersiniz. hıncımı alamadım diğer ayağını da aynı şekilde mahvettim. bel, omuz, kol hiçbir şey bırakmadım.
baktım ikisi de baygın yatıyor. arkadaşının kafasını da bunun kafasını da iki kabindeki klozetlerin içine tam sokamadım ama yanına koydum, ikisinin de yüzüne işedim ve çıktım.
doğru evin yolunu tuttum. her şeyi bizimkilere anlattım.
hepsi iyi yapmışsın dedi ancak polisten falan korktuk. ablam da hiç üzgün değildi ve bir kere daha yakalamış mesajlarda. belli etmiyormuş bize de söylemeye çekinmiş. o yüzden şaşırmış görünmüyordu. tabi aileme falan bu muallaklerin konuştuklarını ve benim bunları nasıl dövdüğümü ayrıntılı bir şekilde anlatmadım.
sabaha karşı 4 gibi polis geldi. aldı beni akşama kadar nezarette kaldım.
her şeyi anlattım polislere. şikayetçiymiş yavşak. neyse çok uzun oldu kısa kesiyorum. mahkemeye çıktık. bu huur evladı mahkemeye tekerlekli sandalye ile geldi. arkadaşı da gelmiş. her tarafları sargı da. şöyle alaycı bir şekilde gülümsedim bunlara bakıp. alacağım cezaya da razıydım. hakim soruyor ben cevaplıyorum. en sonunda sinirlenip dayanamadım ve ayrıntılı bir şekilde her şeyi anlatmaya başladım. benim avukat zaten down sendromlu gibi konuşamıyor. benim kendimi savunmam lazımdı. "hakim bey, kendinizi benim yerime koyun. sizin ablanız aynı durumda olsa ve hakkında böyle konuşmalar geçse ne yaparsınız? bu yaptığım sizce normal, daha önce bir kavgaya bile bulaşmamış, tertemiz sabıkalı, okulunu efendice okumuş bir insanın yapacağı iş mi? biz bir aldatmayla böyle şeyler yapmayız. bir daha görüşmezler olur biter. ablam hakkında konuştukları ağrıma gitti ve sinirden kendime hakim olamadım. siz olsanız siz de aynısı yapardınız. yüzde yüz haklı olduğumu düşünüyorum. ne yapacaktımk? hakaret davası mı açacaktım? 500 lira para cezasıyla kurtulacaktı bunlar hakim bey yalan mı? sizin de ablanız olsa veya var mı bilmiyorum ve topal olsa böyle bir şey yapılsa ne yaparsınız soruyorum size? " dedim.
hakimin de kız kardeşi tekerlekli sandalyeye mahkummuş, şöyle bir duygusallaştı ve hak verdi.
hakim bana 5 yıl denetim serbestliği verdi. hiçbir suça karışmayacaktım. ben adamları çok ağır dövmüştüm, resmen öldürmeye teşebbüs ettim. bu cezayı da bir zahmet versin yani. o değil, kenan lavuğunun annesi babası da bizim lehimize konuşmalar yaptılar. miras falan olayını da anlattım. işten de kovulmuş. arkadaşıyla aynı yerde çalışıyorlarmış zaten. ikisi de kovulmuş malların. şimdi sürünüyorlar. neyse hakim onlara da birtakım cezalar verdi.
ama binler dosyayı temyize gönderdiler. ordan da bir tak çıkmadı.
şimdi ben soruyorum, siz ne yapardınız? haklı mıyım haksız mıyım?
Tümünü Göster