+4
-1
Spora gidince biraz maziye daldım buraya Bartu'yla gelirdik. Sahi ya Bartu nerelerdeydi. Biraz antreman yaptıktan sonra dinlenmek için oturdum. Paslanmıştım açıkçası. Bartu'yu aradım ama bir kız açtı telefonu. Sesi tanıdık geliyodu.
-Alo
+Alo
-Bartu'yu aramıştım ordamı acaba.
+Evet bi dakika dedi ve Bartu'ya seslendi.
+Vaaay kardeşim hangi dagda kurt öldü
-Spora başladım da aklıma geldin telefonu açan kimdi?
+Kim olucak Ayyüce dedi ve ben şok oldum. Sesi tanıdık geliyordu gerçi ama Bartu gibi bir yavşak yıllardır aynı kızla beraberdi.
-Şaka yapıyosun
+Hayır be ne şakası bi ara buluşalım uzun zaman oldu.
-Tamam ayarlarız şimdi kaptıyorum görüşürüz.
+Görüşürüz kardeşim
Bartu ve Ayyüce'nin birlikte olması beni çok şaşırtmıştı açıkçası ama onlar için çok sevindim. Spor yapmaya devam ederken bir kız dikkatimi çekti. Daha doğrusu isteyerek bakmadım. 2 saniye kadar göz göze geldik. Hemen toparlanıp arabama atladım ve eve gittim. Yanlışlıkla bir bakışma bile olsa Ayça'ya ihanet ettiğimi hissettim. Duş alıp uyudum. Rüyamda Ayça'yı gördüm. Normalde rüyamda Ayça'yı görmek için dua ederdim ancak bu sabah bağırarak uyandım. Terden su olmuştum. Rüyamda Ayça, benim onu spor salonunda ki kızla aldattığımı söylüyordu. Uzun zamandır böyle rüya görmemiştim. Kahvaltı yapmadan direk Ayça'mın mezarına gittim ve gördüğüm şey karşısında dehşete düştüm.
Çiçeklerin bir bölümü solmuştu. Bunun olmasının imkanı yoktu hergün düzenli olarak bakardım çiçeklere. Gidip yeni çiçekler aldım ve solmuş olanların yerine diktim. Diğer çiçekleride suladıktan sonra Ayça'yla konuşmaya başladım. Sanki kötü bir şey yapmışım gibi kendimi suçlu hissederek açıklama yaptım. Bazen abarttığımı düşünsemde bunu yapmadan alıkoyamıyordum kendimi..