-
301.
+89 -2Yine kahveye ilk muhtar geldi...
Ofisine geçmeden doğruca yanıma gelmişti... Muhtar sıcakkanlı , sevecen , çalışkan bir adamdı.
"Nasılsın öğretmen bey , rahat uyudun mu gece" dedi.
"Çok şükür , evimizi aramadık muhtar bey." dedim.
Geceler biraz daha da serin olur ama alışırsınız dedi.
Muhtar bir şey söylemek ister ama söyleyemiyor gibiydi... Daha sonra dayanamadı , lafa atıldı
"Bu köye tayinin çıktığında hiç endişelenmedin mi ?" diye sordu.
Söylentilere kulak asmadığımı , endişelenmediğimi söyledim.
"Ama bu taş atma olayı canımı sıktı biraz muhtar" dedim.
Muhtar biraz sıkılarak ;
"Bu köyde evlerin pencerelerine , insanlara , hayvanlara sürekli bir yerlerden taş fırlatılır... Kim fırlatır , neden fırlatır kimse bilmez öğretmen bey" dedi...
"Nasıl yani nasıl oluyor bu" dedim...
Soruma cevap alamadan ara sokaktan genç bir çocuk koştu...
"Muhtar , Cemil ağanın evine koş" dedi... Sesi korkmuş ve heyecanlı gibiydi.
Apar topar kalktık , Cemil denen adamın evine doğru koştuk.
başlık yok! burası bom boş!