Sıramızı aldık beklemeye koyulduk. Ve sonunda sıra bana geldi. içeri giriyodum arkadaşta geldi. Doktorun yanına gittik aç bakayım dedi. Arkadaştan utandım beyler. Doktora arkadaş çıksın dedim. Doktor müsade istedi her neyse çıkardım gösterdim. Benim daşşakları sıkmaya başladı. Varikosel miydi tam hatırlayamadım öyle bi hastalık var dedi.

Muayene bittikten sonra reçete yazarken doktora "hocam arkadaşı çağırabilir miyim yazık oruçlu havada çok sıcak az bişey klimanın altında dursun" dedim. "Tamam evladım çağırabilirsin dedi" neyse çağırdım. Reçete işi bittikten sonra tam çıkarken arkadaş doktora döndü "neyi varmış hocam ehehehe" gibisinden binimsi bi gülücük attı. Doktorda bıyık altından gülerek "bişeyi yok biraz küçükmüş, taş bağlamasını söyledim" dedi. Ben bu lafı duyunca hemen inci sözlük yazarı olduğum aklıma geldi. Burada doktorlara, kasiyerlere bilimum işçilere verdiğiniz ayarları aklımın ucundan saniyenin yüzde biri kadar kısa bi sürede geçirip harmanladım. Ve aklıma o mütiş cümle geldi. "Demin boşnak saksosu çekerken böyle demiyordun ama" dedim. Ardından arkadaş hemşireyi çağırdı. Hemşireye olanları anlattık zütüne oksijen tüpü bağladı. Karşı binada bizi duyan felçli hastalar twerk yapmaya başladı. Doğumu gelmemiş bayanlar, karnındaki çocuğu doğurarak hemen inci sözlük yazarı yaptı. Buda böyle bir anımdır