-
276.
+3FiNAL4/5Tümünü Göster
Nazif hoca okumaya başladı ve içerideki odadan yaklaşık 1.60 boylarında bayağı bir şişman bir kadın koşarak geldi ve nazif hocanın önüne dikildi birşeyler söylemeye çalışıyordu ama anlaşılmıyordu. Kadın konuşamıyordu. Dilsiz şerife dedikleri bu olmalıydı. Ardından yanına bir kadın daha geldi bu kadının heryeri kapalı yüzü ise peçeliydi. Kadının kalın bir ses tonu vardı ve dilsiz şerifenin söylemek istediklerini dile getiriyordu adeta. Nazif hoca kafasını iki yana salladı kabul etmediğini belli ederek ve daha sesli bir şekilde okumaya başladı mırıldandığı arapça şeyleri. Odada gölgeler belirmeye başladı fakat gölgeler çok hızlı hareket ediyordu. Öğlen vaktinde gölgelerin fazlalığından ev kapkaranlık olmuştu. nazif hoca devam ederken dilsiz şerifenin yanındaki kadında birşeyler okumaya başladı tam o sırada nazif hoca güç kaybeder gibi iki dizinin üstüne yere çöktü ama hala okumaya devam ediyordu. berk ve bende içimizden bildiğimiz bütün duaları ediyorduk. Nazif hoca sesini biraz daha yükseltti ve ayağa kalkmayı başardı. Dilsiz şerifenin yanındaki kadının sesi kesilmişti ve odadan gölgeler birer birer yok olmaya başlamıştı yavaş yavaş odanın içine ışık huzmeleri girmeye başlamıştı. Yaklaşık 5 dakika içinde bütün gölgeler kaybolmuş ve ardından tekrar odanın içi gölge dolmaya başlamıştı nazif hocayla gözgöze geldik nazif hoca işimiz bitti dercesine kafasını salladı fakat gölgeler hareket etmeye başladıktan sonra bize hiçbir şey olmamıştı. Sadece şerife denen kadın kendi kontrolünü kaybetmişti aynı medyuma olduğu gibi kendini duvarlara vurmaya başlamıştı. Nazif hoca arkasını döndü ve sokaktan çıkmak için ilerlemeye başladı arkasından bizde gidiyorduk bu sefer sokağa baktığımda ne halka yapan yaşlı kadınlar vardı ne bize bağıran dişlerini fırçalamayan leş kadınlar. Şaşırmıştım doğrusu fakat nasıl olduğunu bilmiyordum. Arabaya oğru yürüdük ve kısa bir yolculuğun ardından eve varmıştık. Nazif hoca Tek bir şey kaldığını söyledi evde tekrar onlarla iletişime geçmemiz gerekiyordu. işin çoğu bitmişti. Tekrar malzeme almam gerekiyordu sanırım listeyi atmamıştım ve hemen malzemeleri almak için anahtarları aldım ki nazif hoca peşime yetişti. Bir adres verdi ve kendisinin seldıbını söylememi ve vereceği şeyi alıp gelmemi tembihledi. Tamam deyip yola koyuldum bu sefer tek başıma. Dediklerinin hepsini aldım ve verdiği adrese gittim fazla uzak değildi oradaki kapıyı çaldım ve sakallı bir adam açtı buyrun evladım dedi. Nazif hocanın selamı olduğunu ve emaneti istediğini söyledim eve gitti ve 1 dakika içerisinde geri dönüp elinde iyi bir şekilde poşete sarılmış birşey verdi. Sende ona selam söyleyesin dedi. Başüstüne dedim ve eve gitmek için yola çıktım. Eve geldiğimde kimse yoktu arka tarafa baktım evet oradaydılar kömürlük gibi bir yeri vardı nazif hocanın bir oda büyüklüğünde. Oraya birkaç tane ayna koymuştu. Bakır tepsileri elimden alıp onlarıda dizdi ve bir tane örtü istedi içeriden hemen getirdim artık herşey hazırdı. Diğer malzemeleride Nazif hocaya verdikten sonra bize eve geçmemizi ve artık yapacağımız bir iş kalmadığını bundan sonrasının kendisine ait olduğunu söyledi. Mecburen kabul ettik ve eve geçip nazif hocayı beklemeye koyulduk.
başlık yok! burası bom boş!