Arapça yazılar yazıyordu numaraya baktım türkiye numarası değildi. numarayı aradım fakat bu numara kullanılmamaktadır diyordu telesekreter. Delirecek gibiydim fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Uyumam lazımdı artık gözlerim acıyordu uykusuzluktan derin düşünceler arasında uykuya daldım ve uyandığımda yine yurttakiler başımda bekliyordu bu sefer en üst katın balkonunda yakalamışlar beni kendimi balkondan atacakmışım ama saolsun nazif hoca o günün nöbetçi hocasıydı ve aramız iyiydi. hiçbirşey demedi sadece üzgün bir şekilde baktı bana. Ranza arkadaşıma olanları sorduğumda bu sefer giderken arapça birşeyler fısıldadığımı söyledi bana. işler gitgide garip bir hal almaya başlıyordu . Aklıma birden boynumdaki muska geldi. işe yaramamıştı ve işleri dahada yokuşa sürmüştü bu muska. incelemek için içini açtım ve içinde sadece nazar duası yazıyordu. Sabahın ilk ışıklarıyla kendimi berklerin evinde buldum ve berkide yanıma alarak hemen o medyumun yanına gittim. Yine aynı odaya girdim ve içeride sadece medyum kılık herif duruyordu. Bağırarak sen bizimle alaymı ediyorsun lan alagavat dedim ayağa kalktı ve üstüme doğru yürüdü.