-
26.
03 ay geçmiştı Hercaiyle tanışmamızın üstünden. Bu kamptaki tek insani yönümdü o benim. Hala suya vurmaya devam ediyorduk. Ne işe yaradığı hakkında en ufak fikrim yoktu.
" Hercai kalasları getir. "dedi senpai.
"Evlat gel buraya"
Senpai beni çağırıyordu. Tası alıp kenara koydum. Hercai yi izlemeye koyuldum. 5cm kalınlığında kalasları getirdi önüme koydu.
" Bütün gücünle vur " dedi senpai ciddi bir şekilde.
" Bak suya vurdurdun tamam cesetleri koklattın ona da bir sey demedim. Ama elimi kırmaya gönüllü değilim. Sen kafayı yemissin iyice " dedim alaylı bir şekilde.
Senpainin gözleri açıldı. Tekrar boynumdan tutup yere vurcak sandım.
" Tamam. Dediğin olsun boynumu rahat bırak. " dedim.
Hercai gülmüstü. Ona baktım birde kalaslara. 2 tane taşın üstüne koydum ve kalasa tüm gücümle vurdum. Çat diye ses geldi. Sanırım elim kırılmıstı. Ama bir sey hissetmiyordum. Kalası kırmayı başarmıştım.
" Ama nasıl ? " dedim senpaiye.
" irade gücünü sabırdan alır " dedi yine.
" Bugünlük bu kadar. Sizinkiler de zaten araziden dönmüşlerdir. Yarın okla çalışıcaz " dedi.
Başımla onayladıktan sonra Hercaiyle kampa doğru yola koyulduk. Konuşmamama yasağını hafifletmişlerdi. Maske olayınıda aşmıştık artık yüzbaşıyla. Yeni gelenlere sert davranıyorlardı. Rahatım yerindeydi diyebiliriz. Savaş sartlarında ne kadar olabilirse tabi.
" Türkiye ve Rusya arasındaki gerginlik sürüyor. Halkın bir kısmın israille masaya oturulmasına karşı çıkıyor. Ülkenin genelinde israille ittifaka hayır protestoları tüm hızıyla sürüyor. "
Yüzbaşı yine haber izliyordu sanırım. Kapısını tıklattım içeri girdim.
" Ne oldu Malik " dedi gülerek.
" Biraz konuşabilir miyiz efendim ? " dedim.
Bir şey söylemedi. Ne diyeceğimi merak edercesine bana bakıyordu.
" Sorun annem efendim. 4 aydır kendisinden haber almadım. En azından öldü mü onu benim için öğrenir misiniz ? " dedim.
Gözlerini benden kaçırdı. Bir şeyler biliyordu ama saklıyordu eminim. Bir şeyler söylemedi eliyle git işareti yaptı. Odasından çıktım.
başlık yok! burası bom boş!