+3
turgutla buluşup doğruca inşaata gittik. deli gibi ortalıkta koşuşturuyoruz. sağa baktık sola baktık yok. bi ton demir kaybolmuş inşaattan. tek gecede. yerinde yeller esiyo. inşaatta bekçi yok mu diyorum aval aval suratıma bakıyolar. takımlarda falan ekgib varmı kaybolan başka bişey varmı diyorum yok diyolar. inşaata girip demirleri alıp çıkmış herifler. ulan nasıl olur. koca inşaata girip çıkanı kimse mi görmez. gören duyan eden bir Allahın kulu yok. demire o kadar masraf ettik bide. şimdi yeniden demir alıcaz desek , bi ton masraf çıkacak. bide bütçe belli. bi yere kadar yani. bunu adamlara açıklamam mümkün değil. kendim karşılayım desem, ne ben nede şirket böyle bi şeyi karşılayamaz. o demirlerin bulunması lazım. ama faili meçhul bi cinayet gibi ortada duruyo suç. nerden nasıl bulacağım konusunda zerre fikrim yok. en nihayetinde aklıma leyla geldi. ulan dedim yapmaz heralde. yapamaz yani. bu kadarına cesaret edemez. hırsızlık lan bu. bi polise gitsem bişey yapsam , öğrenise hayatı kayar. belkide ömrü geçer hapislerde belli mi olur. ihtimal vermiyorum yani. hem o yapmış olsa bile nasıl kanıtlıycam ki bunu. ne kamera var ne bi gören duyan var. geçtim şirkete kara kara düşünüyorum. ne yapsam ne yapsam diye. hayır gidip kapısına dayansam. ver lan demirleri sen çaldın biliyorum desem. bu sefer haklıyken haksız duruma düşeceğim. sonuçta hırsızlıkla itham ediyosun yani birisini. elinde hiçbir delil yok. bana delil lazımdı. kendime delil üretmeliydim. bi yerlerden bişeyler bulmalıydım. demir falan kaybolunca inşaat durdu zaten. işçiler falan yatmaya başladı. adamların haberi olmadan bu işi hemen çözmem gerekiyodu yani. yarını yoktu bu işin. aklıma dahiyane bi fikir geldi. madem kanıt yoktu. bende kendi kanıtımı kendim üretirdim. sonuçta leyla bu demmirleri burdan çalmıştı. adım gibi biliyorum. o kadar demiri ordan kaldırıp züterecek , züt ve imkan sadece onda vardı. zaten onları çalacak sebepte sadece ondaydı. ondan başkası neden çalsın inşaatımdaki demirleri. bu işi yapsa yapsa bizim şirketteki şef yapardı. çünkü leyla oraya bizzat gelip bu demirleri çalacak değildi. bunu yaptırmaya bi adam lazımdı. ve o adamda şeften başkası olamazdı. şefin tarzı klagib yaltakçılık. ne pahasına olursa olsun güçlü olanın yanında duruyum da bana bişey olmasın tiynetinde bi herif. yani ne karakteri var ne haysiyeti ne onuru. sadece güçlü olan var. ve o güçlünün yanında olmak zorunda. karaktersizlikte olsa bunun bedeli namussuzlukta olsa yapar. binlikte bir dünya devi haline gelmiş katili aradım. hemen bana bi bilgisayarcı falan bul dedim. ekibi topla acil bi işimiz var dedim. inşaatın karşısına bi kamera yerleştirdim. demirlerin olduğu noktayı gören. adamlardan birini şef gibi giydirdik. bi kaç tanesini de yanında verdik. yola bi kamyon yanaştırdık. farazi bi hırsızlık düzeni yapıyodum yeni baştan. bi kayıt gösterecektim leylaya. ve boş atıp dolu tutturacaktım. öbür türlü hiçbir şansım yoktu. çok felaket bi risk vardı ama. ani hareket edip düşünme fırsatı vermeyecektim. kaydı birden bire izletip panik anında üstüne giderek itiraf etmesini sağlayacaktım. başka bi şansım yoktu. kayıt başladı. katil bana bi bebenin numarasını verdi. bebeyle görüştüm. yapacağımız işi anlattım. yaparız kolay iş dedi. artık fotoşop mu yapacaktı başka bişey mi bilmem. ama internette bazı siteler var bobiler falan. oralara monte sallayan çocuklardan birisi. çok sağlam monteleri var bu arada. neyse abi. biz kaydı tamamladık. oraya demirleri ekleme işi , monteleme işi , o şefin suratını falan oraya koyma işi ondaydı. zaten gece çekimi olduğu için çok bişey görünmeyecekti. sadece uzaktan baktığımız zaman şef olduğunu tanımlayabilecek bişey olmasını istiyodum. bakan gören birisi şefi tanıyosa oha şef değil mi lan bu diyebilecekti yani. yeşilli gece görüşlü bişey. zaten inşaat amk. ışıklandırma falan da yok. neyse abi. kaydı tamamladık. çocuk üstünde baya bi uğraştı. epey bide para verdik. en sonunda tamamladı gönderdi videoyu. baktım izledim. baya şahane olmuştu. bildiğin şef ve adamları gelip kamyonu yanaştırıp o demirlerin alayını ordan toplayıp uzaklaşıyolardı. gayet inandırıcıydı. çocuk kaydı teslim edip parasını aldı. ve dedi ki bundan sonrası sende abi. ben bu kaydı görmedim duymadım bilmiyorum. sende benim adımı bilmiyosun yerimi ve telefonumu bilmiyosun. biz senle hiç karşılaşmadık tamam mı dedi. tamam koçum merak etme hadi dedim teşekkür ettik ayrıldık. bu kaydı leylaya satmalıydım. odasına girip herşeyi bildiğimi söylerek onu paniklettirmeliydim. sağlam bi tiyatro oynamam lazımdı anlıyacağınız.
Tümünü Göster