-
1.
-1Tam yaşımı hatırlamıyorum 12-13 civarı, çok da küçük değilmişim ama çocuk kafası sonuçta. Antalya , şehir dışında bir köy. Bu köy evinde yapılacak şey çok ama benim şehirdeki gibi arkadaşlarım yok. Oyun oynayabildiğim sadece bekçinin oğlu ve benden 2 yaş büyük kuzenim. Biz üçümüz takılırdık
gezerdik, tozardık ama kuzenim nedense BK'ye (bekçinin oğlu) pek saygılı olmazdı (hakkı da varmış ama o başka bir hikaye).
Neyse bir gün BK ve ben oynarken sıkılmaya başladık. Sonra gittim evin dışında ki çim biçme makinesina sarmaya başladım. Motor ipini çekiyordum(çalıştıramıyodum tabi ki), asfaltta sürüyordum (evin yanına park için asfalt döküp çatı kurmuşlardı ve makine kullanılmadığında oradaydı). Bu BK muallaksi (harbi muallakymiş hatta ama bu da başka bir hikaye :D) bahçeye yardımcı olduğundan az çok anlardı o makineden, benden nasıl çalıştığını sorduğumda sidikle dedi pekekent, normal olarak inanmadım ama sonra işemeye başladı amk. Dedi sende işe ancak böyle çalışır, bende çıkardım küçük ercanı, fazla bir şey çıkmadı ama BK harul hurul işiyordu amk. Sonra bir ses duyduk, araba yada yürüme sesi tam hatırlamıyorum, ve BK topukladı , e bende panik yaptım ve evin içine girdim. Günler sonra makine bozulmuş ve BK'nin babası ile benim babam arasında tam hatırlamamakla beraber bir "sidik kokusu" söz konusuydu. Ben tabi yaptığım şeyi unutup gitmiştim , pek de araştırmadılar zaten ve yenisini aldılar. Bu dava'dan da paçayı sıyırdım. Buradaki dersimiz: her deliğe işemeyin.
Özet : Çim biçme makinesini işeyerek bozdum ve paçayı kurtardım.
başlık yok! burası bom boş!