Sonunda uygun iki adet av bulmuştuk.
Yalnız başına uzanan iki adet yavru ceylandı onlar..

Arkadaş grubunda ingilizce bilen tek şahıs bendim ve kızlarla konuşma görevi bana düşmüştü.
Beyler kalbim 100 metreyi 7 saniyede koşan Usain Bolt gibi atıyordu, kızlar o kadar güzel güneşleniyordu ki, insanın yer yarılsada içine kerkinsem diyesi geliyordu.

Neyse çok uzatmadan, avına usulca yaklaşan timsah gibi sürünerek sokuldum bunların yanına. Ve direkt konuya girdim.
'Hi, would you like to join us ?' diyerek girdim konuya, benden etkilenmiş olacaklar ki anlamsız ifadeyle birbirlerine bakıyorlardı. Onları etkilemek için konuşmaya devam ettim...
'we're having so much fun. You come too baby' diyerek vurucu cümlemi tamamlamıştım.