Oğlancı saitin şakaklarından aşağıya iri bir ter tanesi süzüldü. Senin ise anadan doğma çıplak vücudun, akmış makyajın ve çıkarmayı unuttuğun peruğun bu aksiyona başlı başına zıttı.

Orada geçirdiğin zamanları düşündün. Tülay olmak, erkeklerin oyuncağı olmak. Aklından milisaniyeler içinde geçip gitmişti.

Gizemi düşündün. Bembeyaz teni, tanrıçalara yakışan güzel kalçasını, güzel bebeksi yüzünü, gülüşünü.Senin yüzünden düşmüştü bu duruma.Ama sen de onun yüzünden girmiştin kredi kartı borcuna dıbınakoyim.

O küçük amı şimdi logar kapağı gibiydi.Ya ruhu, kişiliği.Tamamen koparılmıştı kendinden. Kurtarsa da yaşamak istemezdi. ister miydi? Aklından meryemin memeleri geçti, mükemmeldiler.Belki o memelere sahip olsa kurtarırdın.Bir ihtimal. Vitesi R ye alıp kökledin gazı ve frene sertçe basarak döndün hemen. Sait çıkıp kapıdaki güvenliğe ateş ediyordu. Binadan gelen mermiler deliyordu arabayı. Fanteziler hapishanesinden şimdi kaçıyordun.Son gazla çitlerden bozma kapıyı yıkıp geçtin. Kenarları ağaçlık bir yola sapıp hızını hiç düşürmeden devam ettin.

"Gizeminin de dıbınakoyim" dedin içinden