+350
-19
beyler anlatacağım olay yüzde yüz başıma gelmiş tamamen gerçek bir olaydır. bu yıl şubat ayının sonları falandı ama mevsime göre sıcak bir hava vardı. neyse dedik de e hadi beşiktaşa inelim yemek yiyelim oradan sahilde yürür sıtarbaksa geçeriz. ben hayatımda sıtarbaksa gitmedim ama kahve dünyasına gitmiştim türk kahvesi içmiştim. içimden dedim ki türk kahvesi söylerim gene ama kafamda nasıl kuruyorum görseniz halime ağlarsınız. cebimdeki paradan sıtarbaksa girişimi kahve söyleyişimi falan hepsini içimden tekrar ediyorum prova falan yapıyorum. ulan kızlar da yanımızda. aslı bi kaç defa sordu noldu daldın falan diye. diyemedim ki kıza böyle böyle diye. rezil olurum amk. neyse yürüdük falan karnıma ağrılar giriyor amk neden bu kadar heyecan yaptım anlamadım. sonra aklıma geldi ulan ben bu amerikanvari yerde türk kahvesi söylersem rezil olurum en az 1 yıllık dalga malzemesi çıkar. en iyisi başka bir şey söyleyeyim sonra yıllardır içtiğim 3ü1 arada geldi aklıma. hah tamam dedi 3ü1 arada söylüyorum ama sonra saçmalama amk dedim. nescafe ne arasın sıtarbaksta. sonra çaktırmadan bizimkilerden laf almaya çalıştım aslıya dönüp;
-bence cafe nero daha güzel ya sıtarbakstan. hem italyanlar amerikalılardan iyi kahve yapıyormuş dedim.(içimden de; he amk cafe neroya da çok gittin ya diyorum)
neyse aslı da;
-ya aslında cafe nero da iyi ama orada "Signature Hot Chocolatte grande" yok dedi.
ananı gibeyim ne dedi lan bu şimdi dedim. bir gib anlamadım. o an kulağıma sinato hat çaklıt prandelli gibi bir şey geldi. dedim heralde kahveyi yapan bizim eski antrenör amk. ben de bozuntuya vermeden -aynen ya haklısın o konuda. dedim kapadım konuyu.
bebek'e doğru yaklaştıkça ben nasıl 3,5 atıyorum ama görmeniz lazım. ulan diyorum bir şey olsa da şuradan ışınlansam anasını gibeyim. şubatta bildiğin terliyorum soğuk soğuk. 5 kişiyiz 3ü kız. ben geçtim en arkaya en kötü aynısından derim amk. ulan kendi kendime senaryo uydurup sonra o senaryoyu çöpe atıyorum. aynısından ne lan aynısından ne? esnaf lokantasında öğle yemeyi mi yiyoruz?
girdik beyler içeri Allahtan uzun bir sıra vardı. öndekilere kulak kabartıyorum. bir şeyler duyayım da oradan söylerim falan diye ama nafile ses çok bir gib duyamıyorum. duysam da neye yarar yarak kürek şeyler söylüyorlar amk arapça ingilizce karışımı. birisi bir şey söyledi sonra da karamelli olsun dedi aha dedim heralde dondurma da satıyorlar dondurma mı alsam.
ondan sonra ön sıralardan bir ses "ben bir filtre kahve alayım sütlü olsun" diye. o an beyler nasıl rahatladım bilemem. hani gün boyu takunuz vardır da yolda eve gidene kadar tutar sonra evdeki o tuvalete ölümüne sıçar da sanki üzerinizden 1000 tonluk montofon ineği kalkar işte aynı his. "filtre" "kahve" "süt" bu 3 kelime o kadar tanıdık geldi ki dedim işte türkçe bi şeyler dedim ulan kafamdan aşağa ılık sular boşaldı ama var ya içimden nasıl "ooooooooohhhhh" çekiyorum. neyse sıra bana geldi direk söyledim filtre kahve sütlü falan diye huur çocuğu yine anlamadığım bir kelimelerle bir şeyler bi şeyler olsun mu dedi. ben de hayır teşekkür ederim dedim kahveyi aldım. anasını gibeyim bir de 10.5 tl para bayıldım.
ulan ben o parayla 2 paket çoklu nescafe alırım dedim içimden ama bu da bana ders olsun dedim. çıktık yukarı bizimkiler de gibtir gibtir şeyler almışlar ama güzel de görünüyor dondurma gibi amk aslınınkinden tattım 10 numaraydı o 27 tl mi ne soğuk karamelli kesin dondurma amk ama kahve tadı da var gene de gibsen vermem o kadar parayı.
bu da böyle bir anımdır beyler.
özet;ilk defa sıtarbaksa gittim kahveyi alana kadar altıma sıçıyordum heyecandan.
ders;ilk defa sıtarbaksa gidecekseniz gitmeyin.
edit:beyler açık yakalayıp da ayar vermeye çalışan dallamalara sesleniyorum; Aslının aldığı gibimsonik içecek tek başına 27,50 tl değil yanında cheescake de aldı. benim aldığım sütlü filtre kahveye de adam 10.5 tl aldı. yalan söyleyecek değilim. ya adam beni gibti ya da ben söylemeden bir şeyler ekledi. eğer sizi kandıracak olsam açar internetten fiyat listesine bakar oradan da söylerdim inandırıcı olması için. ben yaşadığımı direk anlattım.