0
2030 Aralık - Barış
Son büyük kabile kuzeydeydi neredeyse ormanın çıkışında yol uzundu. Ve biz güneydeki kabilede bir toplantı yapmalıydık. Savaş konseyi kurmak... bu devlet olmanın göstergesi sayılabilirdi. Babam, ben, Galip, Emrah, Güney Kabile Reisi Uşaz ve batıdaki kabile reisinin oğlu Meznak. Meznakın babasını öldürmüştüm lakin onun bize biat etmesi zor olmadı. Kafamdaki savaş konseyi buydu babama danıştığımda "Meteye silah verecek kadar güveniyorsun ama savaş konseyine anlıyorsun" dedi. "Mete silahın nasıl kullanılacağını iyi biliyor lakin kendi kabilesinde bile sıradan askerlerden biriydi. Taktiksel zekası yok iyi bir asker olmak iyi bir yönetici olmakla aynı şey değil." Çadıra geçecektik konsey için lakin bulunduğumuz yerden çadırın arası 100 metre mesafedeydi ve bardaktan boşanırcasına yagur yağıyordu. Konsey üyelerini topladık ve çadıra girdik. Uşaz ve Meznak'a haritanın neler anlattığını anlattım. Galip çevirdi. Ormanın kuzeyini gösterdim "Buraya gidecegiz. Son büyük kabileyi de alacağız asker sayimizin yaklaşık 300 olacağını umuyorum Bu yeterli değil." Bulunduğumuz yerden kuzeye doğru kömürle bir şerit çektim bu bölgenin arası çok fazla eğer sansliysak daha fazla kabile vardır." Uşaz bir şeyler söyledi Galip çevirdi: "Kış geldi atlarımız ormanda hareket etmek için çok zorlanacaklar. Bu kadar kişiyi bu kadar uzun bir yola sokmak işkencedir. Soğuktan dolayı bir çoğumuz ölebilir Şu bahsettiniğiniz kaleye gidelim derim ben. Hem bize de göstermiş olursunuz." Aklıma yatmıştı. Kaleye dönüp kışın geçmesini bekleyebiliriz ve askerin dinlenmesini sağlarız. Ancak kale bu kaar insanı alacak kadar geniş değildi. Kış boyunca bununla uğraşacaktık. "Askerleri toplayın. Eve gidiyoruz."
-Gelecek part 4-5 ay atlamalı bir şekilde olacak. Belli edin kendinizi. Boşa yazmayayım.