Rıfat'a dur dedim. Bak Rıfat ben bu cinlerle ilgili hikayelere gelemiyorum. Hava da zaten karanlık ortalık sessiz şimdi bişe olmasın boşver gibtir et anlatma dedim. Rıfat tamam kanki dedi. Rıfat çekti gitti. Ben bahçede oturuyorum halen bir sigara daha yaktım. Bahçedeki portakal ağaçlarından bir hışırtı geldi korkudan eve çıktım hemen. Uyumak için yatağa girdim ulan uyumaya çalışıyorum yok nafile uyuyamıyorum korkudan Rıfata ulan keşke anlatmasaydın diye wpden mesaj attım. Rıfat ne anlatması kanki zaten giriş yeri böyle yani hikayenin başı bu felan yazdı. Başı böyleyse sonunu düşünemiyorum dedim. Rıfat istersen yarın anlatırım kanki dedi. Ben de tamam anlat bari aklımızda soru işareti kalmasın yazdım. Çünkü biliyordum ki hikayenin sonunu anlamadan kafada hep bir senaryo oluşur. Bu senaryolar insanı daha da çok korkuturdu. Ertesi gün oldu. Gece uyuyamadığımdan gündüz öğlene kadar uyumuştum. Kalktım vakit 12:35 'di . Bir sigara yaktım. Daha sonra yüzümü yıkadım. Olayın etkisinden biraz da olsa kurtulmuştum. Rıfat akşamleyin yanıma geldi. Hikayenin devdıbını anlatmaya başladı.