+14
Evet nereden bilebilirdimki beni deli divane haline getirebileceğini? Bazen dertlendirip bazen mutluluk kaynağım olacağını? Neyse hikayeye dönelim ilk Dersimiz tanışma ile geçti ve ikinci derse girdik. Hocamız okulun nasıl olduğundan filan bahseder iken kapı bir anda çaldı ve izin isteyerek içeriye bir melek girdi sanki. Saçları güneşten daha parlak gözleri uçsuz bucaksız denizi andıran yüzü pürürssüz kelimelerin ifade edemeyeceği kadar güzellikteydi o. Adı Buseymiş sınıfa gelince tanıttı bize kendini. Anne tarafı Alman babası Edirneli imiş. Hobileri balık tutmak müzik dinlemek bigiblet sürmekmiş. O bunları anlatırken ben onun gözlerinde hayallere dalmıştım. Ta ki arka sıramıza oturana kadar. O kadar sakin diki ben onu insan olarak görmez iken o ise arkadaş canlısı iyimser biriydi. tenefüs olduğunda onunla muhabbete başladım ve ilk adımım olan numarasını alabilmiştim. Eve gidip onu kendime sevdirecek tim.
OKUYANLAR OLURSA DEVAM EDiYOR PANPALAR..