+5
"Ey Yesus senin hazinene göz koyduk bilesin. Bizlere biraz sıcaklığını hissettirsen, bizde sana dualar eder, kıblemizi senin ayakların belleriz... Oğlum sana kurban ben senin sıcaklığına Ey Azazil oğlu Yesus. Dokunduğun yer babanın ismiyle anılır. Bak yanımda Yavuz oğlu Selman Avcı da öyle düşünüyor. O da sana Selman kızı Zehrayı kurban ediyor. (Amn Allah'ın Selman- Selman amca o da mı bu işin içindeydi halbuki bu adam 5 vakit namazında mümin bir kuldu. Ya Rabbi neler oluyordu. Etrafımızı münafıklar mı? sarmıştı. O da Zehra ablayı kurban etmiş baksana müşrik bine.) (En azından buradan sonra kime gideceğimi biliyordum).
Yazılar devam ediyordu... -Ey Yesus kalbimizi sana açtık kanımızı bu kaseye akıttık kurbanlarımızdan birer tel saç aldık ta geldik sana. Aç kutunun kapağını aç hazinenin mührünü seni kıble babanı yaratıcı bilelim."
iğrençlik ve pervasızlık akan bu sözler kimindi bir emekli imamla bir işçinin mi? Allah yardımcımız olsun zorlu bir yola girecektik. Bir sigara yaktım ve neler yapabileceğimi hesaplamaya başladım."