-
1.
+7Erhan abinin pastaneye yaklaşırken önünde Onur'un siyah Leon'u görünmüştü bile. Yanına park ettikten sonra içeriden deniz tarafındaki balkonda olan standart masamıza doğru geçmek için hareketlenmiştim ki tam o sırada Erhan abinin sesini duydum.
Erhan: Ayaz hoş geldin.
Ayaz: Hoşbulduk abi. Bana ordan bir porsiyon küt böreği yanında büyük bardakta çay yollar mısın..
Erhan: Tamam kardeşim. Sıkıntı mı var?
Ayaz: Bilmiyorum var mı abi?
Erhan: Onur saat sabah yedide gelmiş. Elemanlar birlikte açtık pastaneyi dedi. Birşey yememiş hala sadece üç, dört bardak çay içti. Konuşmadı pek benimle bugün. Bir derdi var belli.
Ayaz: Anladım abi. Öğreniriz şimdi eyvallah.
Balkona ilerlediğimde Onur'u masaya olması gerekenden iki, üç adım geride, dirseklerini dizlerine koymuş, ellerini ileride birleştirmiş, duruşundan dolayı hafif eğilmiş, denizi izlerken gördüm. Derdi olduğunu anlamak için sabah yedide geldiğini bilmeye gerek yoktu. O oturuşu gören bir yabancı bile anlayabilirdi.
başlık yok! burası bom boş!