+2
beklemiyordum bu mesajı.
ama eliz'i bekliyordum. aşağıda bekliyorum yazdım. 2 dakika sonra aşağı indi, okulun tam önüne. onu görünce o gün ilk defa gülümsedim. o da o gün ilk defa gülümsedi. sonra konuşmadan yan yana yürüyoruz.
biraz daha yürüdükten sonra boynumda şiddetli bir ağrı hissettim. darbenin etkisiyle sersemledim. tam eliz bana suikast planı hazırlamış galiba diye düşünürken eliz'in bana şiddetle sarıldığını farkettim. ben de birden kezbana bağladım galiba bir gören olacak falan diyorum. ama kezbana bağlamakla falan alakası yok. kafama yediğim şiddetli kol darbesi + olayın şoku gelince galatasaray - chelsea üst biter mi yeeaaa demediğime dua etmeli bence. neyse ben de buna tek kolumu doladım, yolun ortasında saçma bir şekilde duruyoruz. sonra sınıfta bir şeyini unutmuş eliz, sınıfa çıktık.
bacağımda sürekli ağrı hissediyorum. bu sefer cidden darbe yiyorum. eliz'in harley çizmelerinin darbeleri. gözleri de dolmuş, sen benim canımı yaktın, intikam alıyorum diyor. ben de mal mal ehe ehe şeklinde gülüyorum. lan ne ayarsız adamım ya. halbuki gerizekalı kız ağlıyor şu an. neyse
tepkilerimi ayarlayabilecek ne pgibolojik ne de fiziksel sağlığa sahip olduğum bir an değil. o yüzden normal karşılıyorum.
sınıfa çıktık. bu bir kitap aldı. ben öğretmen masasının arkasındaki duvara yaslandım. eliz de öğretmen masasının üzerine oturdu.
e: sabaha kadar uyumadım ben.
b: ben de, keşke mesaj atsaymışsın sıkılmazdın.(ağzımın yayını gibeyim)
diyalog yazacaktım da bir ara not yazayım. böyle absürt cevaplar vermemin sebebi bence tamamen olayları 'sanki normal karşılıyormuş' gibi görünmeye çalışmam. olaylar normal değil ki lan...
b: ne yaptın sabaha kadar?
e: oturdum öyle, düşündüm. bizi düşündüm.
b: e dün kavga etmiştik en son, sen düşünmezsin sanıyordum?(ay atardamarıma it sıçsın)
e: düşündüm. (gözleri iyice doluyor) şey.. (bir damla düştü)
bu sefer sarılmaya hazırlıklıydım. ben de sarıldım. hıçkıra hıçkıra bi şeyler çıkıyor ağzından, be-ni, hiç, bı-rak-ma, o-lur, mu? dedi. içimden ya benimsin ya toprağın demek geldiyse de bırakmam dedim sadece. sabaha kadar ağlamaktan gözümde yaş kalmamış olacak ki ben ağlamadım. eliz'le öyle 5 dakika kadar sarılmış halde durduk. en son bu hala ağlıyor, ben dayanamadım ellerini çözdüm sırtımdan. biraz zorlandım bırakmak istemiyor gibiydi. göz yaşlarını sildim.
benim yanımda seni ben dahil kimse ağlatamaz.
gülümsedi.
Tümünü Göster