+4
Barda tanıştık dememiştim çocuğa. Bir terslik çıkmasın diye ortak arkadaş demiştim. O gün olaysız geçmişti. Bende bir rahatlama vardı tabi ki ama bu olayın böyle kapanmayacağını az çok tahmin edebiliyordum. Kız konusu yüzünden kavga etmeyi hiç mantıklı bulmayan ben birden bu olayların içinde bulmuştum kendimi.
Ama onun için değerdi.. Onun için adam akıllı dayağımı yiyip kenara oturabilirdim. O kadar güzel, o kadar temizdi ki beyler, ondan gelecek her şey kabulümdü.
Üzerimdeki rahatlama yerini mutluluğa bıraktı. Çünkü onunla görüşecektim birazdan. Onun o güzel yüzünü, sarı saçlarını, minik burnunu görecektim. Kahverengi gözlerinin içine bakacaktım, ellerini tutacaktım.
içimde çok büyük, tatlı bir heyecanla gittim sözleştiğimiz parkın girişine. Daha onun okuldan çıkmasına yarım saate yakın zaman vardı. Bir sigara yaktım ve onu düşünmeye başladım.ilk günkü halini düşündüm bol bol. Onu görür görmez hissettiklerimi düşündüm. Sonra cuma gününü düşündüm. Sevgilim olmayı kabul etmişti lan.
Var mıydı ötesi? Mutluluğuma mutluluk katmıştı istemeden bile olsa.
Ben bunları düşünüp zaman geçirirken uzaktan o göründü. Siyah pantolonu, siyah converse ayakkabıları, beyaz tişörtü ve siyah hırkasıyla bana doğru yürüyordu. Görür görmez gülümsemeye başladım. Tutamıyordum ki kendimi. içimin mutluluğu resmen suratıma yansıyordu. Beni görünce o da gülmeye başladı. Yanıma geldi ve önümde durdu.
Sıkı sıkı sarıldım ona orada. Uzun uzun sarılıp saçlarının kokusunu içime çektim. O kadar güzel kokuyordu ki beyler saçları. Doyamadım. Doyamazdım da. Tuttum elinden ve parkın içine girdik. Bir ağacın altına gölgeye oturduk. Kolumu omzuna attım ve hiç konuşmadan bi süre öyle oturduk. Ama sürekli suratına bakıyordum.
Ezberlemek istiyordum her detayı. Kafama kazımak istiyordum onun yüzünü.Çok da zor olmadı bu. Yanaklarından bol bol öptüm. O da benim yanaklarımı öpüyordu. O küçücük bir öpücük sanki her şeye ilaç oluyordu beyler. Her şeyi unutturuyordu dudaklarının yanaklarıma değmesi.
Birkaç saat oturduktan sonra artık gitmesi gerektiğini söyledi ve istemeye istemeye onu dolmuşuna bindirip ben de ters yöne doğru olan otobüse bindim. Onun yanından ayrılmayı hiç kabul etmiyordu kalbim.Hep yanımda hep kollarımda istiyordum onu. Daha ilişkimizin 3. günüydü ve ben şimdi bu haldeysem ileride ne olacak
bu iş diye düşünüyordum. Ayrıldığımız andan itibaren mesajlaşmaya başladık yine. Akşam evlerimizde de devam ettiği konuşmamız. Hiç konu bitmiyor, sürekli konuşuyorduk. Gece o iyi geceler demeden uyuyamıyordum sanki.
O bana iyi geceler dedikten sonra sarılarak yattığımızı hayal edip uyurdum geceleri. o gece de aynısı oldu.
Tümünü Göster