Ben saskınlık icindeydim o an onu öyle görünce icim gecmisti. Cadırı da bi ufak diktim tabi, geldi yanıma merhabalastık. Klagib sorular döndü aramızda naber nasılsın gibisinden.
+nereye dogru eslik edebilirim sana dedim
-''bilmem nereye gidelim' dedi
+sahile dogru yürüyelim o zaman dedim
-olur farketmez dedi
(sahil mesafesi yürümeyle 10 dakika falan) yürürken ben sezmeye baslamıstım onu. Bana cok sanslı oldugumu söyledi.
Neden? diye sordum
Cok kisi yazdı cıkmadan önce ama bi sana dönüs yaptım. nerden geliyor bu özgüven amk kızı diyemedim tabi. Gülümseyerek gectim hic konusmadım. Nihayet sahile vardık bi bank secip oturduk.O an bi sessizlik aldı 5 dakika ikimizden de cıt cıkmadı sonra o sımsıkı taytı ile bacaklarını bacaklarıma sürtmeye basladı.Ben bir iki cm geri cekiyordum o yavastan tekrar gelip sürtüyordu. Benim kana kırmızı rengini veren madde hempoglobin nirvanadaydı. Bendeki de salaklık ya hic umursamadım en son bacak bacak üstüne attım carpraz bi sekilde cünkü acayip olmustum o an eliyle yüzüme dokunsa sarıl sarıl bosalırdım heralde ama icimi icimi yiyo tabi. Kız baktı benden bi tak olmaz. Eline telofunu cıkarıp kurcalamaya basladı. Telefon demisken bizim cocuklar napıyodur lan acaba aramadılar hala beni?.O telefonla oynadıkca kendini bana karsı soguttu ben gibime takmadan denizin dalgalarını izliyorum.Bu balıklar suda nasıl nefes alıyor amk diye düsündüm bian.
S=seni daha önceden tanımayı cok istiyodum biliyomusun dedi
B=nasıl yani
S=öyle iste bosver orasını dedi
B=peki sen bilirsin dedim ama saskınlık icindeyim kız resmen bana yürüyordu
O gün pek birsey yasanmadı acıkcası kalktık eve bırakırken sadece bi öpücük attı ve gitti
Edit'' hikaye bundan sonra baslıyor beyler full emmeli gömmeli 3-4 part sonra vuruş var zaten sonra ssler sizde cıkarmadan 2 posta helali var