-
1601.
+22Kilisenin önünde ayakparmaklarımı ısındırmak için onları kıpraştırıyordum. Botlar hiçbir gibime yaramıyordu. içlik de giymemiştim. Lanet olsundu. Bu kahraman gelip beni sıcak bir yerlere zütürmesi lazımdı. Spiderman bizim memleketlerde ekmek yiyimezdi, çünkü etrafı ağ yapıyor diye anasını giberlerdi. Veya düzenli ağ atamazdı çünkü çarpık kentleşme vardı. Beni bir kişi kurtarabilirdi, soluk benizli kürt kızları. Soluk benizli kürt bulamayacağıma göre etrafta ucuz bir butik otel bulmam gerekiyordu.
Biraz daha yürüdükten sonra starbuckın oraya kadar geldim. Çekik gözlü birisini çevirdim ve sordum "buralarda butik bi otel var mı?" diye. "i cant understand turkish language" dedi. Eeh giberim hem biz mi sizi anlayacağız, azcık da siz bizi anlayın dedim. Sonra yürümeye devam ettim. Aşağı doğru yardırırken o da ne, kimi gördüm dersiniz. Yelda. Yelda kim amk demeyin lan. Liseden sınıf arkadaşım. Tam bir apartmana girerken gördüm. Seslendim yelda yelda diye. Arkasını dönüp bakmadı. Girdiği apartmanın girişine kadar geldim. Kapıyı tıklattım. Sonra zile basmak istedim ama kime basacaktım ki. Hepsine basıp kaçtım. Niye kaçtıysa, küçüklükten kalma bi alışkanlık herhalde.
başlık yok! burası bom boş!