Eve gittim ve kendime küfürler etmeye başladım antrenmanı kaçırmıştım ve bu benim için çok önemliydi selinden daha önemliydi açıkcası selin o sıralar gibimde değildi basketbol kadar. neyse o gün ve sonraki gün boş geçti geldik çarşamba gününe klagib sabahtı ve ilk ders dil ve anlatımdı sıraya geçtik yerleştik selinle hocayı beklemeye başladık işte havadan sudan konuşarak. beyler sınıfa bir hoca geldi 1.70 boylarında dip boyası gelmiş sarışın üstte siyah beyaz gömlek altında pantolon giymişti hayatımda böyle bir züt görmedim beyler abartısız yani aklıma geldikçe çavuş titreşime geçiyor benimde gözüm kaldı tabii hocada baya bi davar gibi baktım selinin tokadı ile kendime geldim
+ne bakıyon öyle hocaya yaa
-hocamızı tanımaya çalışıyorum olamaz mı selincim
+hocamızı mı hocamızın zütünü mü
ben sustum kaldım kız benim içimi okumuştu resmen ve böyle şeyleri tak diye söylüyordu ben bu kızı yada bu hocayı gibmeliydim artık çünkü ellerim nasır tutmuştu resmen. hocanın adının songül olduğunu öğrendim sonrası klagib işte adın ne falan. akşam oldu saat 4.10 okul bitti ben basketbol formalarımı giydim selini servise bıraktım ve aynen böyle dedi
+çok yakışıklı olmuşsun formalarla en kısa zamanda seni bu formalarla sahada görmek istiyorum
ben yine şok ve koşarak antrenmana girdim saat 4.25di yani başlamamıştı ben hemen ısındım bir iki şut attım mevkim point guard yani oyun kurucuydu fundamentalim ve şutlarım güçlüydü baya neyse antrenman maçı başladı bizim takım daha zayıf görünüyordu ama bu maçı ya alacaktık ya alacaktık neyse maç bitti durum 33-25 bizim takım aldı 14 sayı 3 asist ile oynadım ve o hafta öylece geçti