O ön masaya dalmıştı gözüm. Kenan girdi araya niye geldik buraya diye sordu. Şöyle bi alıcı gözle bakmaya çocuk. Ben bu şehre işte o masada oturmak için geldim çocuk dedim. Sonra kenan afalladı ve yüzüme bakmaya başladı bende Rakının da verdiği yetkiye dayanarak iyiden iyiye Selma'nın sesinde huzur buluyordum. Böyle bir Kara sevda derken selma tokuşturduk kadehlerimizi. Ertesi gün yine kenan peşimdeydi. Bense bu aleme giriş yapacağım adamın mekanını arıyordum. Jilet Ahmet. 3 4 kere aynı yerlerden geçtim de bulamadım en son Kenan aldı elimden adres arka tarafında dedi ve gösterdi bende içeri girdim. Jilet Ahmet yerinde oturuyordu. Önce beni bi sallamadı oyuna devam etti aradan 1 2 saat geçtikten sonra bana baktı bi bende elini öptüm ve Şerbetli Ali abimin sana selamı var birde bunu gönderdi abi dedim ve mektubu verirdim. Jilet gerilerek Alinin bizde hatrı büyük dedi mektubu okudu bana döndü Al karıştır bakalım şu kartları dedi kartları karıştırmaya başladım tamam tamam yeter bırak dedi. Paraları verdi elime say dedi düzelttim topladım derken bırak bırak onları da dedi. Mahcup oldum o sırada Alinin hatrı büyük de bu kadar da değil dedi. Bişeyler yapmalıydım 2 saattir orda dikiliyordum gördüklerimi düşündüm ve çabucak bir hamleyle Jilet in solundaki adamın kafasını masaya yapıştırdım. Kart dağıtmayı para saymayı bilmem ama galiba bu kartlar senin değil kardeş dedim ve bileğinden 2 ası çıkarttım. Jilete döndüm bu paralarda senin herhalde abi dedim. Jilet yarın 3 gibi kapıdaki büyük arabanın yanında ol dedi. Orda olacaktım.