Kafede Tuğçe abla beni karşıladı. Masada Sinem vardı, selamlaştık. Sinem naber utangaç falan diyip sırıtıyodu malafat kalkınca utanıp kapatmıştım ya. Kadını gördükçe inesi yoktu zaten göğüsleri dipdiri ve büyüktü. Çatalı belli eden kıyafet de giymiş, altında daracık tayt. Ergenliğin verdiği abazalıkla patlayacaktım artık. Konuşurken Sinem in göğüs çatalından gözüm ayrılmadı. Hatta farkettikçe Tuğçe abla da Sinem de birbirlerine bakıp gülüyordu. Utangaçlıktan ter bastı iyice. Ayrıntıları da konuştuk iyice geç oldu evlere dönecektik. Ama gözlerim hala çatalında kafam da malafata dokunduğu sahnede. Konuşurken öğrendim ki Sinem yeni ayrılmış eşinden. Anlamıştım zaten yoksa niye bana iş atsın. Kalkarken öyle bi eğilip gözüme baktı ki az daha olduğum yerde boşalacaktım.