+17
Ikimizde bi süre olduğumuz yerde bekledik geçirdiğimiz şokun etkisiyle. Bir şeyler deme gereği duydum.
Ben: (panikle)şey, ee, kusura bakma çocuğun seni rahatsız ettiğini düşünüp böyle birşey yaptım özür dilerim
Yağmur:Yok, hayır önemli değil teşekkür ederim sorun yok
Deyip utançla gülümsedi. Ellerimiz hala kenetliydi.
Ben: ee, tamam o zaman. Gidelim mi?
Kafasiyla onayladi ve yola koyulduk. Ellerimiz hala kenetliydi. Bende çekmedim oda çekmedi. Bu durumdan şikayetçi olsa çekerdi değil mi? Bu düşünceyle bütün hücrelerim mutlulukla dans etti ve gülümsedim istemsizce. Sessizce el ele yürüdük. Kafami cevirip Yağmur a baktim. Oda bana bakti ve gulumsedi, ardindan onune donup basini one egdi yurumeye devam ettik. Evinin onune geldigimizde durduk. Gulumserken Gorusuruz dedi. Hala ellerimiz kenetliydi. Aradaki mesafe acilmaya baslarken, ellerimiz kopacakti ki, kopmadan hemen önce serçe kendime doğru çektim ve sımsıkı sarıldım. Kafamı saclarinin yakinlarinda bir yere koydum ve o tanımlanamaz kokusunu icime çektim. Cesaretle bunu yapmistim ve tepkisini merak ediyordum. Acaba ne yapacakti. Umarim karsilik verip sarilir diye dusunurken yaptigi hareketle butun vucudum terlemeye baslamisti.