-
26.
+32mesaj hepinizinde tahmin ettiği üzere Yağmur'dan gelmişti. konuşma şu şekildeydiTümünü Göster
Yağmur:Napıyosun
Ben:Film izliyorum sen napıyosun
Yağmur:Oturuyorum öyle sen mesaj atmayınca ben atayım dedim *
Ben:Rahatsız etmiyim diye atmak istememiştim
Yağmur:Yok canım ne rahatsızlığı rahatsız olacağımı düşünsem numaramı vermezdim
Burdan onunda mesaj beklediğini yada heyecanlı olduğunu anlayabiliyodum. Sohbetimiz gece geç saatlere kadar devam etti. Durmadan sohbet ediyorduk. Kaç yüz yada kaç bin mesaj oldu bilmiyorum ama ilk mesajlaşmamızdan itibaren mesajlaşıyoduk ve mal gibi sırıtıyordum. Bugün olmazdı belki ama başka bi güne buluşma ayarlamaya çalışmalıydım. Gece vedalaşıp uyuduk. Okula vardığımda Ekinle göz göze geldim. Bana tarif edilemez bi öfkeyle ve nefretle bakıyordu aslında belalı bir tip sayılabilirdi ama umrumda değildi. Umursamadan yerime geçtim. Sabah okulda yanına gittim ufak tefek sohbetler ediyorduk. Artık emindim Yağmur'a karşı boş olmadığıma. Okul çıkışından bir kaç saat sonra yakınlarda bir kafede buluşacağımıza dair sözleşmiştik. Yağmur'la okuldan çıktık. Aras tek başına gitmişti. Onada pek birşey anlatmamıştım ama anlamıştı sanırım olayları. Bi ara onunlada konuşup arayı çok açmamayı aklıma kazıdım. Yağmur'u evine bıraktıktan sonra ters muhitteki evime doğru yürümeye başladım Eve gidip hazırlanmam gerekiyordu. yolda yürürken çoğu zaman kafam yerde olurdu. Olabildiğince başkalarıyla göz teması kurmamaya çalışırdım. Yine kafam yerde bi şekilde yürürken. Yağmur'u bıraktığım için vakit kaybetmiştim ve arayı kapatıp hızlıca eve gitmek için kısa kesmek amacıyla tenha olan ara sokaklara girdim. Adımın seslenilmesiyle kafamı kaldırıp karşıya baktım. Ekin ve etrafında dolaşan kuyrukları bi kaçının ellerinde sopalarla karşıma dizilmiş bin gülümsemesiyle gülüyordu. Dayak yiyeceğim kesindi. Kaçmayacaktım. Üstüme yürümeye başladılar. Sanırım tek tek geleceklerdi çünkü aralarında mesafe vardı gelenlerin. Öndeki iki kişiden birisinde sopa vardı birisinde yoktu. ikişer ikişerdi demek? Öyle olsun bakalım. Hemen pozisyonumu aldım ve bacaklarımı, vucudumla ritmik ve seri şekilde hareket ettirmeye başladım. Olası bi yumrukta veya darbede daha rahat kurtulabilecektim. Önce sopalı olanı engellemeyi düşünüyordum. Yumruğa dayanabilirdim ama sopaya tabikide yumruk kadar dayanamazdım. Sopalı olan genişten alarak sopayı savurdu. Ani bi refleksle geri çekilip toparlanmasına fırsat vermeden bir low kick attım. Kazandığım zamandan istifade ederek yanındaki elemana döndüm ve çenesine attığım yumrukla yeri boylaması bir oldu.
Sopalıya döndüm. bi vuruş daha yaptı. O sırada arkasından birisi hareketlendi. Sopalı olanın darbesini tekrar savuşturdum ve aparkat+kroşe kombosunu yaparak onuda yerde bıraktım.
Ekin ve yanındaki 3 adam kalmıştı. birisi ben ilk adamı devirdikten sonra harekete geçmeye başlamıştı diğeride arkasındaydı. Temkinli davranıyordu. Sanırım eğitimliydi. Arkasından gelen sopalı elemanda yanındaydı. Önden elinde birşey olmayan eleman geldi. yumruğundan elimi koyarak kurtuldum. Elini elimle havada sabitlemişken açıkta olan yüzünde burnunu hedef alıp vurmuştum ki sopalı olandan sırtıma darbeyi yememle nefesim kesilmişti ve yere çökmüştüm. O sırada bir daha vurdu ve yere boylu boyunca uzandım. Elimden gelen her şeyi yapmıştım. Artık yiyeceğim dayağın tadına bakmak zorunda gibiydim. Etrafımı sardılar ve her yerimi tekmelemeye başladılar. Kollarımı yüzüme siper edip dizimi karnıma çektim. Sırtıma yediğim tekmeler nefesimi kesiyordu. Gözüm kararmaya başlamıştı. Bilincimin yavaş yavaş kapandığını hatırlıyorum.
başlık yok! burası bom boş!