CENTRAL PARK……
NEW YORK…..
15 SENE ÖNCESi……
FRANK CASTLE VE AiLESi PiKNiK YAPMAKTADIR.

- Hadi baba topu bana at
- Pekala kardeşinle sen kalede durun ben size topu atıcam
- Tamam baba
- Hazırmısınız
- Eveeeeeeeeeeeeeettt (iki çocuk birden bağırır)
- Halen size gol atabilirim isterseniz annenizide çağırın
- Anne hadi gelll
- Tamam çocuklar geliyorum
- Evet hazırsanız gol geliyor.
Frank Castle topa vurduğu gibi top çok alakasız bir yere gider
- Baba ne yaptın kale bu tarafta
Hep beraber gülmeye başlarlar.
Hadi topu almaya gidelim hem birazda dolaşmış oluruz.
Gezerlerken ağaçların arasından bir ses duyarlar fakat çok geçtir artık ve o sahne ile karşılaşırlar 4 kişilik bir grup bir adamı ağaca asmışlardır ve Frank Castle ve ailesi bu sahneye tanık olmuştur.
Frank ailesini alıp oradan uzaklaşır kendilerini görmediklerini sanmıştır ama oradakiler izlendiklerini farkeder ve aileyi takip eder.
Piknik yaptıkları yerde önce Frank Castle ve kızını vururlar….
Kızı orada can verir……
Karısı ve oğlu kaçmayı başararır ama iskele yolunda onlarıda pusuya düşürüp öldürürler.
Bir mucize olmuştur ve Frank Castle almış olduğu mermi yaralarına rağmen yaşamaktadır.
Günler günleri haftalar haftaları kovalar fakat dava sonuçlanmaz…..
Suçlular…ailesinin katilleri sokaklarda gezmektedir ve bu düşünce onu deli etmektedir.
En sonunda adaleti kendi bulmaya karar verir….
Polis kayıtlarından zaten tanıdığı kişileri teker bulup yok eder…..
O günden sonra suçla savaşmaya and içmiştir ve hayat ona yeni bir kimlik vermiştir artık.
Frank Castle Öldü
Yaşasın…..
PUNiSHER………