+9
Kafamı sola yatırmam görme süremi ne kadar azalttı bilmiyorum ama evet görmüştüm geleni.
"Vay enişte hazretleri tanıştığıma memnun oldum ben Mücahit" dedi.
Evet abisiydi gelen.
"Memnun oldum ben de Riseofevil" dedim.
"Burda olmadı ama neyse biz tanışma faslımızı erteleyelim şimdilik seninle" dedi.
Begüm e göz kırpıp çıktı.
Nihayet yalnız kalmıştım meleğimle.
"Özür dilerim" dedi giderek alçalan sesiyle. "Yaşadığın onca şeyden sonra benden şüphelenmemeni beklemem hataydı".
"Hayır" dedim. "Benim yaptığım hataydı önyargılı yaklaştım, sorabilirdim".
"Yok benim suçum" dedi.
"Saçmalama hata benimdi" dedim.
"Hayı.." diyememişti çünkü agzını kapatmıştım. Elime söylemişti söyleyeceği şeyi. Tabi ses çıkmamıştı.
ikimiz de susmuş olduk böylece. Sessizlikten faydalanarak ağzını kapattığım elimi kaldırıp yanağına koydum. Elimi biraz üste kaldırıp baş parmağımla gözünü okşadım. Ne yapacağımı anladığıdan sanırım gözünü kapatmıştı zaten.
"Rolleri değişmişiz görüşmeyeli" dedim.
"Ne rolü?" dedi.
"Kızılgöz kimmiş?" dedim.
Gözlerini kıstı, hafif gülümsedi dişlerini azıcık gösterek ve kaşlarını çatarak bana;
"Erkek cadısı" diye fısıldadı. Ama sesli bir fısıldayıştı o. Nasıl becerdiyse. Onun yeteneklerine şaşırmıyordum artık.
Yatakta iyice doğruldum ve yana kaydım. Bir kere dokundum yatağa elimle otur dercesine.
Yanıma oturdu. Parktaki gibi çektim kendime omzuna elimi atıp.
Bu sefer beni kırmamakla kalmayıp üzerine bir de ikramda bulundu resmen göğsüme başını koyarak.
Yine herşey çok güzeldi. Ama bu sefer kuşlarımız , ağaçlarımız , manzaramız ekgibti sanki. Neyse dedim onunla beraberken zaten sıkıcı perde gökyüzümüz, yatak bankımız, serumun asılı olduğu çubuk ağacımız, perdedeki lekeler de kuşlarımızdı bizim. Kimin umrundaydı ki manzara biz beraber olduğumuz sürece ?