+11
Kaldırdım ayağa onu, ve biraz sahilde dolaşmaya başladık. Oradan kumsala inip ayaklarımızı suya soktuk, keşke sokmasaydım sonra heryerimiz kum olmuştu amk, Neyse sahilde biraz daha yürümeye devam ettik, pamuk şeker satan bir amca gördüm, hadi gel pamuk şeker alayım sana dedim. Oda istemiyorum dedi, ısrarım sonucu gittik amcanın yanına pamuklu şeker verir misin abi 2 tane dedim, çıkardı ve tam elimi arka cebten cüzdanıma attım, hiç para kalmamış, o an yerin dibinde girdim. Amca bekliyor, kızda bakıyor bana. Hasgibtir dedim sessizce, Leyla gülmeye başladı, tamam ben veririm. Ben sana ısrar etme demiştim dedi gülerek.
Ulan yüzüm kıpkırmızı kesildi, o an yerin dibine de giremedim haliyle, yüzüne bakamadım. O hala gülüyor, sinirlenip artık gülme yeter dedim sana ödeyecem borcumu dedim. Oda aptal aptal konuşma konu para değil, yüzünün aldığı şekile güldüm sadece.. Ee ben sana dedim istemiyorum diye, hadi gel sana yemek ısmarlayayım. Hayır dedim. Oda açlıktan ölüyoruum hadi gel birşeyler yiyelim dedi. Ne kadar kabul etmesem de çok ısrarcı oldu, zaten pamuklu şekerleri yemedik bile yolda gördüğümüz bir çocuğa vermiştik. Onun ısmarladığı yemeği yemedim, başkasının ısmarladığı veya parasıyla birşey yapmayı yediremem. Çocukluğumdan beridir huyum böyledir. Kaldıramıyorum böyle şeyleri, takıntı yapıyorum. Oda ısmarladığı yemeği yemedim diye kızdıydı.
Akşam olmaya başlamıştı bizde kalkıp yavaş yavaş, otobüse doğru ilerliyoruz. Yazın neler yapacağımızı anlatıyoruz birbirimize. Onu yazın göremeyeceğimi biliyordum. Artık son fırsatım buydu, onu otobüse bindirmeden önce herşeyi söylemeliydim..