B: Yav dıbına koyayım sakin ol bi dinle beni.
M: Nasıl sakin olmamı bekliyorsun huur evladı !
B: Bak Mehmet ayıp oluyor ha ağzımı açtırma benim
M: Açsan nolacak huur çocuğu ! Geldik evimizi sana açtık seni dost belledik . Adamdan saydık. Senin yaptığın ne peki ? Lan o telefon için 1 yıl didindim amk ben. Sen nasıl bana bu kadar rahat şekilde telefonunu kırdım diyorsun ? Git giyin gibtir ol git bidaha da ne karşıma çık ne de yakınıma hadi yallah.
B: Vay be öyle olsun. Bunca yıllık dostunum. Sözümü dinlemeden tek kasede sattın ya beni adam değilsin. Senin gibi dostlara ihtiyacım yok !
Üstümü giyinip kapıyı çarpıp gibtir olup gittim evden. Tam Yarım saat öncesinde en yakın arkadaşım olan Mehmet şimdi gözümde AG den farksızdı. Beni dinlemeden hemen satıvermişti. Beni bir dinlese telinin kırılmasına sebep olan asıl kişiyi anlayacaktı.
Yolda huur çocuğu huur çocuğu nidalariyla yürüyordum. Peki nereye yürüyordum ? Ve o huur çocuğu nidasını AG ye mi Mehmete mi söylüyordum ? Açıkçası bunu kendimde bilmiyorum.
Saate baktım 6.30 olmuştu 9 da zaten okul var biraz oyalanayim şu cafede dedim.
Peki sizce cafede noldu ?
Tesadüf sürprizleri getirir...