/i/Tarih

''Tarih bir meslektir, bir hobi, gevezelik, anekdot ya da asparagas değildir.'' (Pierre Goubert)
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +1


    17 Mayıs’ta Almanya’nın Irak’a yönelik söz konusu yardımlarına izin verilmesi ve buna karşılık Trakya’da ve Ege Denizi’nde bazı sınır düzeltmelerine razı olunabileceğini belirten Ribbentrop’un bu isteğine Von Papen karşı çıkıyordu. Fakat Ribbentrop ısrar ederek, 19 Mayıs’ta Von Papen’e gizli şifreli bir telgraf göndermişti. Telgrafta, bu isteğe karşılık Edirne civarında bir kısım toprak verilebileceği belirtiliyor ve “ada” verilmesi veya verilmemesi konusu Von Papel’e bırakılıyor, eğer ada verilmesi söz konusu olursa haberdar edilmeleri isteniyordu. Von Papen 20 Mayıs’ta verdiği cevabında, görüşmelere Saraçoğlu’nun ingiliz Büyükelçisi ile yapacağı görüşmelerden sonra geçileceğini, askerî harekât devam ettiği için Türkler’e şimdilik herhangi bir ada teklif etmek niyetinde olmadığını, barışta Türkiye’nin yararına bazı sınır düzenlemeleri yapabileceklerini söyleyeceğini bildiriyordu. 23 Mayıs tarihli bir telgrafta ise, bugüne kadar ingiliz cevabı gelmediği için Saraçoğlu’nun Türk-Alman Antlaşması üzerine görüşmelere başlamak istediğini söylüyordu. Numan Menemencioğlu ile yaptığı müzakereler sonucu ortaya çıkan antlaşma esasları üzerinde ise şu açıklamaları yapıyordu :


    1. Açık bir antlaşma, Türk-Alman ilişkileri ve karşılıklı taahhütleri,


    2. Gizli Protokol-1, Barış zamanında Almanya’nın Türkiye’nin arzusu olan Trakya ve Adalar’da sınır düzenlemeleri ve Boğazlar statüsünün düzenlenmesinde desteği,


    Güney ve Doğu komşu sınırlarında, savaş anında veya savaş uzarsa, Türkiye’nin yararlarını ve arzularını korumak,


    3. Gizli Protokol-2, Türkiye’nin Alman savaş malzemesini geçirmesi hakkında,


    4. Gizli Protokol-3, Ticaret anlaşması ve basın.


    Ayrıca anlaşma imzalanmadan önce malzemenin üzerine Irak yerine iran yazılacaktı.


    Von Papen anlaşmadan o kadar emindi ki “silah nakli meselesinin halledilmiş olduğuna muhakkak gözüyle bakabiliriz” ifadesiyle Berlin’i sevindirmekten çekinmemişti. Fakat 27 Mayıs’ta Türk Dışişlerinden gelen haber bu işi bozdu. Habere göre; ingiliz cevabî notası Türkiye’ye karşı ithamlarla doluydu ve Türkiye’nin bu konuda geri adım atmasına neden olmuştu. Nitekim Saraçoğlu, Papen’e “Eğer anlaşmayı imzaladığımız zaman ingilizler bizimle ilişkilerini keserlerse hayret etmeyeceğim” demişti. Daha sonra Saraçoğlu-Von Papel görüşmesinde yeniden bazı konularda mutabakata varılmıştı. Bu mutabakatın ikinci maddesine göre Alman Hükümeti barış görüşmeleri sırasında bilhassa şu hususlarda Türkiye’nin arzularını destekleyecektir:


    1. Trakya’nın Edirne sınırının batısında bir düzeltme,


    2. Ege Denizi’nde Türkiye’ye yakın adalarda sınır düzeltmesi,


    3. Montrö Boğazlar statüsünün değiştirilmesinde destek.


    Bu anlaşma Ribbentrop’u kızdırmıştı. 29 Mayıs sabahı Von Papen’e çektiği telgrafta bunu belirterek; “Siz Edirne sınırının düzenlenmesine, bazı adaların verilmesine rıza gösterebildiniz? Bilhassa silah naklini öngören Gizli Protokol-2’nin kesinleşmesinden önce nasıl verebildiniz?” diyor ve antlaşmanın bir bütün teşkil etmesini, birisi gerçekleşmezse diğerine yanaşılmamasını istiyor ve “Türkler’e bir şeyler veriyoruz ama karşılığında bir şey almadan” diyordu. Von Papen ise aynı gün akşam verdiği cevapta; “Protokol-1’deki adalar ve Trakya’daki komşu toprakları genel olarak yazılmıştır. Hiçbir ada ismi, hiçbir coğrafi istek tesbit edilmemiştir. Bizim ada tekliflerimizin Türkler’in dünyaya karşı yüzlerini temiz çıkarmaya dayanan ciddi politikalarını değiştirmeye yeteceği sanılmamalı” diyordu.



    Joachim von Ribbentrop




    Devam edecek
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster