+10
Elime bir kenarı sivri olan bi taş aldım ve vurdum küpün başına. Gövde kısmına zarar vermeden kırıldı boyun kısmı. Ama bekledigim şey yoktu içinde. Küpü ters çevirip salladım içinden bisey çıkabileceği ümidiyle. Evet çıktı ama hic de tahmin ettiğim gibi değil.. o da ne? bu kül evet küpün içinden küller savrulmuştu kucağıma diz çökerek oturduğum toprakta. Ama bisey olmamıştı bu küpün olaylarla bir ilgisi yok mu acaba diye düşünmeye başladım. Etrafımdan bir ses bir kıpırtı bekledim ama hic bisey olmadı. Evin yolunu tuttum hem sevinç hem de bekledigim yüzleşmeyi yapamamanın vermiş olduğu boşlukla. Dedeme karşı bir ürperti oluşmuştu dünkü rüyadan beri. Farklı bir yorumlamam vardı artik ona her bakışımda ama geçecekti nihayetinde. Pgibolojik bi yaptirimdan fazlası değildi onun olaya dahil olması. Gece oldu ve yatagimdaki kuyu beni yine derin bir rüyanın sularına daldırdı. Bu kez farklı bir yerdeydim. Ve o beş kişi de yoktu. Yürürken sabah tarlada bulduğum küpü gördüm ve elime aldım. Yerden kalkıp dogrulmamla karşımda gözleri dışarı firlamiscasina bana bakan ve avazının çıktığı kadar bağıran çirkin ve pis kokulu bir adam vardı. Ne dediğini anlamasam da bana zarar vereceğini anladığım için kaçmaya başladım. Ama kacmak mümkün değildi. Elindeki demir sopayla bana öylesine vurmaya başladı ki. Normalde olsa iki vuruşla beyninizi patlatabilir. Her vuruşunda yer sallanıyordu. Ama garip olan bisey vardı. Hic bir aci hissetmiyordum. Kan revan içinde kalan vücudumla ayağa kalkıp yuruyememe rağmen tek bir sızı bile yoktu. Uyandığımda değil tabi. Sağlam bir dayak yemiş ve hatta burnumda bir damla kanla açtım gözümü. Artik aklımı oynatmak üzereydim ve birilerine anlatmam gerek diye çıktım odadan. Yine farketmiştim bu kez hissetme duyumu almışlardı benden. Ama neydi bunların anlamı. Anneme anlattım bütün olanları , korktu yüzünden anladığım kadarıyla ama bana çaktırmayacaktı tabiki. Korkma oğlum endişelenecek bisey yok gibisinden bi teselli verdi.