+17
Tüm bunları düşünürken uyuyakalmışım. Rüyaya daldım. Ama sanki böyle dalmak değil de uyumami bekleyen biri varmış da uyur uyumaz beni kolumdan çekmiş gibi. Pat diye kendimi orda buldum. Rüyamda gözlerim görmüyo ama sesleri duyuyorum. Yaklaşık 5 - 6 kişi var bulunduğum mekanda. Fısıltılar alıyorum ama bilmediğim bi dilde konuşuyorlar. Ve tenime değen hafif esinti dışarda olduğumu hissettiriyo. Neler olduğuna anlam veremeden kimseye tek kelime edemeden bi akım oluştu adeta önümde. Ortamdaki 5-6 kişi koşmaya başladı ve oluşan akımda ben de peşlerinden koşuyorum. Hic yorgunluk, nefessiz kalmak yok; ciğerlerim alınmışcasina bir koşu... uzun bi sure o akımın içinde peslerinden koştuktan sonra ayağımın takılmasıyla şiddetli bi şekilde yere düşmem bir oldu. Afallamıştım, ellerim bileklerime kadar çamura saplanmış ve bir koku burnumda gezinen. Ellerimi çamurdan çıkarıp etrafta gezdirdim ve evet koku beni yanıltmamıştı. Taze domates kokusu. O an anladım sabahki tarladaydım.