Sabah uyandığımda heryer bayram alanı gibiydi. Çok büyük bir düğündü. Ahmet abiyle konuşmuştuk beni sakinleştirmişti. Dünkü olayda sana bunu yaşatanların anasını gibicez demişti sinirli sinirli. Ahmet abi bana olanlardan mı endişeliydi yoksa bagajdaki silahlardan dolayı mı böyleydi? Bence beni değil kendi işini düşünüyordu bu olaydan sonra işimden çok soğumuştum. işimde değildi neyimdi bu benim. Ben vurulduğumda ahmet abi ne takardı yine birini bulur işini görürdü. Akşam üstü düğün başladığında herkes ağanın elini öpüyordu. Bizde ahmet abiyle el öpmeye gittik. Ahmet abi bir maruzatım var deyip söze başladı. Boynu bükükdü ağanın karşısında 10 dakika kadar anlattı derdimizi. Meğer adamlar kendi kendine gelin güvey olmuş. Ağanın haberi yokmuş. Ağa yerinden zıplayıp adamları çağırdı. Belindeki altın işlemeli smith wessonu çıkartı ve elime verdi bu silah senindir. Şimdi o itoğlu itleri vuracaksın dedi. Adamları köşeye çektik ben yapamam dedim yap dediler. Adamlar yalvarıyor ve ben iyice duygusala bağlıyordum. Ahmet abi vur vur dedikce sıktım bir el adamın bacağına yeter bu ona dedim. Elimden aldı silahı ve hepsinin bacaklarına tek tek sıktı.