+11
Gün 28 – Elif Dönüyor
Kapımız vuruldu, ikimizde heyecanla kapıya yöneldik. Kirden arkası gözükmese bile kapının gözünden baktım. Dışarıdaki Elif’i görünce içimdeki umut iyice yeşerdi. Fakat bir gariplik olduğu aşikardı. Elif ürkek bir şekilde sürekli çevresini kontrol ediyordu. “Elifcim bir saniye, anahtarı içerde unuttum, hemen geliyorum.” diye seslendikten sonra yatak odasına anahtarı sakladığım yerden almak için koştum. Bu arada Zeynep Elif’e sesleniyordu.
Eskiden ikisi buluşup uzun uzun sohbet ederlerdi. Ben veya Numan lafa karıştığında ise “Sizin yapacak işiniz yok mu?” deyip bizi aralarına almazlardı. Ayrıca dördümüz ne zaman istiklal’e gitsek kendimi sapık gibi hissediyordum. Önde iki güzel kadın birbirlerinin koluna girmiş yürüyorlar, arkalarında ise iki tane adam. Bunla ilgili bir fıkra vardı. Laza sorarlar “Siz niye karılarınızla yan yana değil de on adım arkasından yürüyorsunuz?” diye, lazın cevabı ise “Örgüt patikalara mayın koyuyor, o yüzden.” olur. Kenan bu fıkrayı unut. Feminizm üzerine kitap okuyan bir karın var senin!
Anahtarı elimde yatak odasından çıkıyorken cama vurulduğunu duydum. Yanılıyorum herhalde diye düşünürken bir kez daha vuruldu. Herhalde Numan diye düşündüm. Silahımın belimde olup olmadığını kontrol edip tekrar sokak kapısına yöneldim. Hızlıca anahtarı çevirdim ve kapıyı açtım. Önce birkaç saniye donakaldık. Elif’in belden aşağısı kanlar içinde, rengi tamamıyla beyaza dönmüş, gözündeki o sıcak gülücük kesilmiş halde kapımızın önündeydi. Zeynep “Elif? Ne oldu sana?” dedi ama cevap alamadı.
...