Sınıfın en güzel kızı karşmdaydı ve ona aşıktım. Tam arabadan inicektim geri bindim. Babam bana döndü ve Nabıyosun evlat?. Montumun önünü açtım Bir tur gezelimmi baba? Babam bana kızgın gözlerle bakarak Saçmalama evlat derse geç kaıcaksın! indim arbadan babama hoşçakal dedim ve okula giderken tüm herkes bana bakıyordu lanet olsun montum çok eski ve çok büyük. Sınıfa girdim ve en sevdiğim arkadaşım Barış Eightteen montun büyük büyük büyük büyük dedendemi kaldı zaaaaaa xD Dedi benim kalbim çok kırıldı. Sonra sınıfın en yakışıklı sarışın çalışkan zengin bini geldi ve Barış sen ona bakma onlar fakir zaaaa hahahah Dedi ve tüm sınıf başımda toplandı. Allahım beni al diyordum artık okadar kötü olmuştum. Hoca geldi beni gördü Eightteen montunu nerden aldın pardon kimden kaldı? Dedi tüm sınıf kahkaha attı. Ben ayağa kalkarak Dedem bana bunu hatıra etti. Dedem dün sabah sularında hayatını kaybetti evet durumumuzda kötü mont alamıyoruz. Siz geçiyosunuz benimde kalbim kırılıyo. Herkesin babası güzel montlar alıyo bana hatıra kalan şeye siz gülüyosunuz. Oturdum sırama montumu çıkardım astım. Tüm sınıf bana bakıyor. Sonunda dersler bitmişti tam eve doğru giderken öğretmenim kolumdan tutarak Gel benimle. Ben ne olduğuna anlam veremeden arabaya bindirdi beni Lc Waikiki ye gelmiştik. inanamıyorum yoksa aklımdaki şeymi olucak? Hoca bana istediğin montu alabilrsin. dedi ve hemen koşarak mavi kollu siyah gövdeli montu aldım. Hocam parasını verdi. Arabaya bindik Baban ne iş yapıyor. Montumu çantama koyduktan sonra Çöp topluyor. Aslında mühendis. Öğretmenim biraz ağladı eve bıraktı oda eve gitti. Eve gittiğimde babam montu gördü ve bağırarak Nerden aldın bu montu evlat! Bende Öğretmenim aldı. dedim babam ağladı ve sarıldı bana. Ertesi gün okulda herkese hava atmıştım okulda.