Damlayla konuştuk işi az buçuk çözmüş gibiydim. Şimdi sırada yaşanan kötü anıları unutturmak vardı. Günler geçiyor aradan Damlayla aramız iyiye gitmeye başlıyor Eda da bu duruma ayar oluyor tabii. Hatta kaç kere beni çekti

E: Sen karaktersiz diyordun ne oldu da böyle oldu bi anda içli dışlı
B: Bekle intikam alacağım.
Dedim.

Ve asıl piyonu oyuna sokmaya başlıyordum git gide aramız iyileşiyordu antrenman çıkışları sürekli beraberdik aynı otobüse binip eve gidiyorduk babama da söylemiştim

B: Beni alma arkadaşlarımla beraber döneceğim baba.
Diye ve babam beni almıyordu.

Haftasonları düzenli olarak Kadıköye giderdim o zamanlar, bu da bizim orada bir markette çalışıyordu hafta sonu. Kadıköyden dönerken içimden şuna bir gül alıp zütüreyim de göreyim yüzünü dedim. 1 tane gül aldım otobüse gül yanna yedi ama olsun zütürdüm. 3 defa marketi dolaştım bulamadım son bir kez içimden bir ses bir kere daha gir dedi bir girdim Damlayı gördüm ama görmez olaydım. Yine bir huurluk peşinde bir erkeğe karşı gülüyor şimdi demeyin bunda ne var gülmek başka önünde erimek başka , hemen gittim gülü verdim hiçbir şey söylemeden çıktım. Peşine bir mesaj attım

B: Ne güzel gülüşüyorsunuz öyle devam edin aferin.

Verecek cevabı yoktu açıklayamadı eveledi geveledi yine olayı parkta buluşmamıza ve Serhat binine söylediğimi söyledi. Büyük koz onun elindeydi ve bende bir şey söylemiyordum , çünkü en sonunda sağlam gibecektim...