1. 51.
    +1
    ülkücülük türkiye'de gerçek bir milliyetçiliğin doğmasına engel olmak için amerika-nato işbirliği ile ve Türkeş marifetiyle oluşturulmuş suni fakat kökleri geniş yer kaplayan bir ideolojidir. ülkücülük sayesinde ülkenin milliyetçi potansiyeli din hatta mezhep(sunni) eksenine sokulmuştur. böylelikle milleyetcilik türkiyede daha 60 lı yıllarda bitirilmiştir. dinde ırkcılık yoktur diyenler dinde mezheplerinde olmadığını bilmelerine rağmen alevi bir türk'e her zaman(çoğunlukla) ülkücü camiada pek de yer olmadığını yazılı olmayan bir kural gibi bilirler. zira din ve mezhepcilik ekseninde hareket eden bir tayfaya gerçekten milliyetci fikir yapısında olan ama alevi vs olan birisi kesinlikle bağlanamayacaktır. bu da türkiyede ülkücü camianın her zaman belirli sınırların dışına çıkamaması sonucunu doğurmuştur.
    nihal atsız kesinlikle ülkücü değildir ve bu fikirden en çok rahatsız olanların başında gelmektedir. o milliyetciliğin dinden soyutlanması gerektiğini ve önce türke değer verilmesi gerektiğini savunmuştur. hatta MHP ye katılan fakat burada türkçülük değil arapcılık yapıldığına kani olup partiden ayrılan alevi bir genç öldürülür 60 lı yıllarda. bu olay nihat atsız'ı türkeş ve tayfasından tamamen soğutmuştur. ne olur boş vaktinizde biraz kitap okuyun .

    kendi düşünceme gelirsek bir ülkede milliyetcilik yapacaksanız bunu din sosu ile yapamazsınız yapmamalısınız. din siyasetin içine girdiğinde zaten bölünmüş olan insanları birbirine daha fazla düşman kılar. Mustafa Kemal bunun için hacı, hoca şeyh, dderviş yanında baba, dede, pir, abdal vs gibi tüm ünvan ve isimlerin kullanımını yasaklamıştır. bir kesim şeyhlerin bir kesim dedelerin peşinden giderse sonuç türk olanın türk olana düşman olması olacaktır. oysa medeniyet ışığında ve türkçülük şuurunda birleşmek pek ala mümkündür. din özel hayatta tanrı ile kul arasında kalıp siyasete dahil olmamalıdır. insanlar din adamlarına hayatlarını idare etme imkanı vermemelidir.

    ve tabii ülkücülük kuru gürültüden başka birşey değildir. yaptıkları başarı duvarlara slogan yazmaktan ve insanları birbirine düşman göstermekten başka bir şey değildir. Ecevit'in güzel bir sözünü hatırlatarak gerçek milliyetçiliğin sağ veya sol görüşlü olmakla alakası olmadığını "adam" olmakla alakalı olduğunu söylemek isterim

    Ecevit: Biz milliyetçiliği boş duvarlara değil Kıbrıs'ın dağlarına, Ege'nin sularına, Afyon'un tarlalarına yazdık.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Çok uzun panpa.
      ···
    2. 2.
      0
      şuku bir ülkücüden :D
      ···
   tümünü göster