-
51.
+29 -2Ama eve gelir gelmez ilk işi gömleği yıkayıp ütülemek olmuş. Bütün gece gömleğe baka baka, ağlamiş.
Sürekli de, Onu ben öldürdüm , onu ben öldürdüm diye tekrar ediyormuş kendi kendine. Artık ağlamaktan bitap düştüğünde gömleği yastığının altına koymuş ve yatmış. Sabah uyandığında kendini daha iyi hissediyormuş. Ama yastığı kaldırdığında bir de görmüş ki gömlek yine kanlar içinde. Inanamamış bu duruma. Herhalde dün o kafayla iyi yıkayamadım diyerek yeniden yikamiş gömleği. Ama ertesi sabah da hiç bi degişiklik yokmuş gömlekte, yine kanlar içindeymiş. Bunun üzerine Dilek girdiği ruhsal çöküntün de etkisiyle bir hocaya gitmeye karar vermiş. Çünkü başına gelen olayı mantıksal olarak bir türlü açıklayamıyormuş. Çevresinden edindiği bilgiyle değerli bir insan olan Rıza hocayı bulup olayı başından sonuna anlatmış. Rıza hoca uzun uzun dualar okuduktan sonra Dilek'e gömleği neyle yıkadığını sormuş. Dilek de tam iki kez deterjanla yıkadığını , ilk başta gömleğin temizlendiğini fakat sabah tekrar kanlar içinde olduğunu ağlayarak anlatmış. Bunu duyan Rıza hocanın gözleri
faltaşı gibi açılmış ve ellerini Dileğin kafasına dokundurarak sorunun çözümünü söylemiş :
A benim salak kızım, hiç normal deterjanla kan lekesi çıkar mı?
Hem renkli hem de renksiz çamaşırlarında Ariel kullanmalısın !
başlık yok! burası bom boş!