+364
-47
Üniversitenın ilk günleriydi. gözüme besyo 'da okuyan 2.sınıftan bir hatun kestirmiştim. cok tatlı gelmişti. eğer onunla çıkarsam sanki ezik olmaktan kurtulacak ortamlarda sivrilecektim.ama içten içe kıza deli gibi aşıktım.
her gün sabahın 6 sında kalkıp fakultenın çim spor alanında koşuyoruz 3 arkadaş. kızları falan kesıyoruz. Ben zaten bulmuşum aradığımı ;bir gün ağırlık çalışırken kapalıda yanıma geldi. birşeyler sordu ama ben kalp atışlarımın sesinden ne dediğini algılayamadım. “hayır bilmiyorum” diye geçiştirdim .Bir gülüşü vardı sanki cenneti ayaklarına sermişler... gözleri denizler kadar mavi gökyüzü kadar saf.
Günler ayları kovaladı 1 sene geçti üzerinden. evimi kızın yurdunun ve penceresinin tam karşısından tuttum sınıftaki kızlardan öğrenmiştim odasınının penceresini . her gün onu izlemek, penceresinden görmek, ortak alanlarda kızlarla gülüşmeleri, artık benim için dayanılmazdı. sanki eşsiz bir cennetti benim için.
Zor da olsa tanışmıştık. kampüs içinde selamlaşmalar... onun her tebessümü benım için muazzam bir hediyeydi sanki .yemekhanede onun tam karşısına oturabilmek için saatlerce kuyrukta beklemek okul gezilerinde onunla aynı koltuğa denk gelebilmek için hoca asistanlarının köleliğini yapmak, benim için rutin bir hal almıştı.
Artık onunla konuşmalıydım. reddedilmek korkusuyla saatlerce düşünmeme rağmen kağıda şunları yazabildim…
Sevebilmek için sevilmek gerekir-ki seni seviyorum.
Yaşamak için nefes almak –ki sensiz nefes alamıyorum.
Özlemek için ayrı olmak-ki ayrı kalamıyorum.
Dokunmak için yakın olmak-ki uzak kalamıyorum
Hissetmek için hissedilmek-seni her hücremde hissediyorum
Anlamak içinse anlatmak gerekir-işte bir tek kendime seni anlatamıyorum
Bu notu günlerce, aylarca,saatlerce cebimde taşıdım. Atletizm turnuvalarına katılmıştı. okul ev sahibi bizdik. Stadta otururken onu gördüm koşu takımındaydı. elim bir türlü veremeğim notu sıkıca sardı.
Bir ara hoca konuşma yapmak için cagırdı takımı. tam tribünden geçerken notu eline tutuşturdum. bu ne dercesine gözlerime baktı , kalabalık olduğu için seslerimiz birbirimize ulaşamayabilirdi. elimle sonra okuması gerektiğini işaret ettim kafasıyla onayladı. Uzaklaştım oradan arkama bile bakmadan..
Sonraki daha sonraki hafta okula gitmedim ,gidemedim .telefonlara cevap vermedim, internete girmedim.
Artık umudumu kesmiştim ,cevap gelmeyecekti
Ders notlarını almak için arkadaşımla buluşacaktım. yoldan karşıya geçtim ki ;arkadan biri seslendi. tanımıştım sesini onun sesiydi!! Kalakaldım, sonra arkama bakmak için döndüm, dönmemle feci bir fren sesi ve o yerdeydi kanlar içerisinde. şok olmuştum. koştum yanına, gözlerim gözlerinden dökülen 2 damla yaşta sabitlendi elindeki bir kağıdı elime tutuşturdu hafif kan bulaşmıştı. sonrası ambulans hastane fakat olmadı kavuşamadım ona. bakamadım bir daha gözlerine .
Haftalar sonra cebimdeki fazlalık rahatsız etti çıkardım. kan vardı üzerinde hafif hafif buruşmuştu. açmak istemedim ama açtım ne mi yazıyordu?
Rujla aceleyle yazılmış 3 kelime benim ona söyleyemediğim 3 kelime
Ben de seni seviyorum…
Not: sevdiklerinize bazı şeyleri söylemekte geç kalmayın