Bizim komutana bildirge gelmiş üstün başarılarımızdan dolayı.ilk başta biz sevindik ama komutanın yüz asık. Gittim sordum komutanım mesele ney niye sevinmediniz. Bizim gibi adamların en büyük hayalidir askerdeyken belge almak.. Teskereyi alınca çoluk çocuğuna göstereceksin. Halbuki çoluk çocuk da yok. Hayal işte. Komutan topladı hepimizi dışarıya biz bir taklar döndüğünü ortalıkta anladık. Komutan başladı konuşmaya. Yüzünün asık olma nedenini anlattı bize güldüğümüze sevindiğimize pişman olduk. Meğer bizi diğer karakollardan üstün sayan bir bildirgeymiş bu.Yani en ufak olay da olsa, büyük bir olay da olsa yanımıza destek alıp çıkmak zorundaymişiz.Bir nevi diğer karakollarin sorumlusu gibi.iyi güzel bişey de bu,son köy baskınına gittiğimizde korucular olmasaydı ölecektik. Eğitimlere daha sıkı çalışmaya başladık. Yusuf,Seyit, Tahsin diye tertiplerim vardı benim.Hey gidi günler... Birbirimize çok bağlıydık birimiz bir operasyona çıkacaksa diğerleri kesinlikle karakolda kalmak istemez komutanla anlaşıp hallederdik durumu.. Dediğim gibi Eğitimlere daha sıkı çalışmaya başladık sürekli mermi takviyesi geliyor bize bu arada. Doçkayı bilenleriniz vardır.Bu aletten geldi bizim karakolada herkeste bir heyacan..5 kişi seçilip eğitimi onlara verilecek. Komutan yeterli bulduğu 5 kişiyi seçti makinayı kullanmayı öğretiyor..5 kişi içinde bende varım makinanın ana sorumlusu da benim..1 haftada ezberledik nasıl kullanacağını püf noktalarını. Mesela Şakir diye bir çocuk vardı deneme atışı yaparken makina çok ısınınca eli yapışmıştı yanıp.. Sıkı eğitimler sonrası komutanimiz operasyona gidileceğini tam saat akşam 6'da bahçede herkes hazır bulunsun dedi. Içim içimi yiyor sanki biz komandoyuz anasını satayım. Emir büyük yerden karşı çıkmak yok. Bahçede hazır bulunduk çevre köylerden haber gelmiş teröristler 2 günde bir baskın yapıyormuş. Haberi veren bu sefer korucular.1 haftada 12 korucu şehit olmuş. Hazirlandık 6 saatlik yolumuz var pikap falan gene yok. Yollar gibilmiş vaziyette olduğu için..