Adaya ulaştıgımızda sabahın erken saatleri olmasına rağmen sahil oldukça
kalabalıktı.
Sınıfça toplanmıstık herkes birbirinden farklı düşünceleri savunuyor.
Şuraya gidelim buraya gidelim diyordu.
-Gençler dinleyin bi herkes grubuyla istediği gibi takılsın 11'de sahilde
bulusuyoruz demiştim.
Herkes onaylamıs hemen dagılmaya baslamıstı.
Bizse bigiblet kiralamak istemiştik mustafa semih ve yavuzla birlikte...
Adada turlarken köşeyi hızlıca döndüğümden az kalsın birine carpıyordum.
Hemen bigibleti kenara cekip;
-iyimisiniz diyerek yanına gitmiştim. Benim yasımda bir kızdı.
Sarıyla kahverengi karısımı bir sacı vardı. Gözleri bal rengi gibiydi.
Teniyse bembeyaz hemen özür dileyip yoluma devam etmek istemiştim.
Kızsa gözlerimin içine bakıyordu.
Masum bir sesle önemli değil demişti o sırada ebrar grubuyla birlikte
çıkagelmişti yanımıza.
Hemen atılarak;
-Ooo bymuhendisss sende varya hergün bir kız düşürüyorsun valla demişti.
Önümdeki kıza dönüp;
-Kusura bakmayın aramızda bir mesele varda siz devam edebilirsiniz demiştim.
Kız biraz utanmıs arkadaşlarıyla yollarına devam etmişti.
Ebrara dönerek;
-Ebrar yetmedi mi artık? diyebilmiştim.
Ebrar herkesi duyabileceği sesle;
-Senin için sorun değil tabi bir gün bana bir gün o ***'ya gidiyorsun demişti.
Daha da sinirlenip yüksek sesle;
-Ebrar sus artık diyebilmiştim.
Herkes bize bakıyordu.
Ebrar sesini kesmiş hafifte olsa kızarmıstı.
Hemen bigiblete binip oradan uzaklasmak istemiştim arkadamdanda bizimkiler
gelmişti.
Hiç o konuyu acmadılar üzülmemem adına...
Telefona baktıgımdaysa çağla'dan bir sürü mesaj vardı.
O an bütün sinirim yok olmustu sanki...
Çağla;
-Günaydın...
-Günün nasıl geçiyor?
-Bende halamlara geçiyorum
-Beni ihmal ediyorsun diyip gülücükler atmıstı.
O an cok sevinmiştim.
Saat 11'i gösterdiğinde sahilde bizimkilerle bulusmaya gitmiştik.
Şezlongları ayarlayıp fiyatlarını ödemiştik ki...
Benim şezlongumun yanına ebrar ve buse bikinileriyle uzanmıs gözlüklerini
takıp güneşleniyorlardı...