+11
Ebrar buseyle gelmişti hemen yanımıza gelip bize selam verdiler.
Şaşkınlıkla bakarken alnım çatık ve meraklı bir sesle;
-Kim çağırdı bunları diyebilmiştim.
O sırada süleymanlarda gelmişti. Bize selam verip ebrara;
-Kızlar gelmessiniz diye düşünüyoduk demişti.
Yani süleymanlar cagırmıstı.
Mustafa hemen heyecanlanıp sessizce kulagıma;
-Abi ben sana sürpriz olsun diye gizemle çağla'yı da davet etmiştim şimdi
çok kötü olucak napıcaz demişti.
Başımı yere indirip dalgın dalgın bakınıyordum...
O sırada ebrar;
-bymuhendisss bugün seni tutuyorum diyerek masumca gülüyordu...
Ebrar siyah bir pantolon üzerinede siyah bir t-shirt giyinmişti.
Buseyse ebrara göre baya güzel giyinmişti.
Saçları toplu mavi bir gömlek altına da kot tarzı pantolon giyinmişti.
Süleymanların kadrosu tam gelince sahaya geçmiştik.
Üstlerimizi giyiniyorduk...
Bizim takım yeşil karşı takımsa kırmızı formaları giymişti...
Klübelerdeyse ebrar ve buse oturuyordu.
O esnada gizem ve çağla gelmişti.
Mustafa gizemin yanına kosarak gitmişti.
Bende çağlaya bakıyordum.
Ona baktıgım sırada o da bana bakınca cok heyecanlanmıstım...
Çağla pembe ve beyaz renklerden olusan bir elbise giymiş elbisenin üzerindeyse yaprak resimleri vardı.
ilkbahar gibiydi...
Tam birbirimize baktıgımız sırada hafifçe rüzgar esmişti.
Çağla bir eliyle dagılan saçlarını kulaklarının arkasına almaya calısıyor.
Bir eliyle de elbisesinin eteklerini tutuyordu.
O sırada da bana bakmaya calısıyordu.
Çok tatlı bir görüntü ortaya cıkmıstı...
Hemen yanına gidip gözlerine bakıp dalgın bir şekilde;
-Geliceğini bilmiyordum dedim...
O tatlı yüzüyle biraz gülüp bana;
-Sürpriz yapmak istedim demişti.
Gülümseyerek ;
-Şuraya oturmanı cok isterim demiştim.
Gülümseyip gösterdiğim yere geçmişti.
Bir anda yüzünün düştüğünü farkedip çağlaya;
-Noldu neden astın o güzel yüzünü diyebilmiştim ki...
Ebrarla kesiştiklerini farkettim...
Aniden gülüp bana dönmüştü.
Durumu farketmiştim bile...
Çağlaya üzgün ve tiz bir sesle;
-Ebrarı ben çağırmadım gerçekten haberim bile yoktu diyebilmiştim.
Çağla o güzel gözleriyle bana bakıp;
-Bugün senin günün üzülmene gerek yok demişti o güzel yüzüyle...
Bir süre konusmadan birbirimizle bakısıyorduk ki...
Semih bana seslenerek yüksek sesle;
-Hadi abi baslıyoruz demişti.
Başımla onaylayıp çağlaya dönüp baktıgımda yanagıma bir öpücük kondurmustu.
Bütün kanımın yanaklarımda toplandıgını hissetmiştim.
Tümünü Göster