-
426.
+13Sabah Kennedy'nin ne kendisi işteydi, ne de ondan bir haber vardı. Öğleden sonra ise bulaşıkçı olarak çalışacağım restorana gittim. Orada Barbie güzelliğinde sarışın bir müdür yardımcısı ile tanıştım. Gel zaman git zaman ilişkimi ilerlettim, onunla ev partisine gittik, restoran kapandıktan sonra sabaha kadar yiyiştik, ve kısacası pek çok şey paylaştım onunla ve belki biraz da aşık oldum. Onunla arabasında bile seviştik. Bir anda moral kaynağım olmuştu. Ama restoranda Mekgibalılarla çok laf kavgası yapıyordum. Çalışmıyorlardı. Bütün iş başıma kalıyordu. Bir gün dayanamadım ve içlerinden birisiyle birbirimize girdik - haliyle yüzümde bir ısırık izi ve mor bir gözle ayrılmıştım. Yine olayın ertesi günü Kennedy'nin işten çıkartıldığını öğrenmiştim. Telefonunu aradığımda hep meşgul çalıyordu. Bozuk bir moralle bulaşık işine gittim ve yine aynı herifle sert bir kavgaya tutuştum. Dünün intikdıbını da alma niyetim vardı; günlerce adamlara karşı kin beslemiştim. Kız arkadaşım dahil restorandaki bütün personel mutfakta bizi korkuyla bizi izliyordu. Araya diğer Mekgibalılar da girdi tabi, onlar diğer adamdan yana saf tutuyordu. Bu sefer iyi pataklamıştım. Sert birkaç yumrukla yere düşürüp kalkmaya çalıştığında tekmeyi basıyordum. Olay sonrası müdür beni eve yolladı; Miguel adındaki adamı da arkadaşları hastaneye zütürdü. Motele dönmüştüm ama hala sinirliydim. Derken telefonum çaldı, arayan Kennedy idi.
başlık yok! burası bom boş!