1. 26.
    +4
    Kendine bile katlanamayan bir adamım ben artık mualla
    Anlayacağın yürekten yedik yiyeli façayı, 
    Hani o ilk aşk dokunuşundan; 
    Yani geç gelince yeni yetmelik ağıran saçlardan 
    Sen kurtulursun aslında kırklanırsanda. 
    Olsa olsa teneşir paklar beni 
    Sonrasında kırkımdan! 

    Kendine bile inanmayan bir adamım ben artık mualla! 
    Tanrı var mı? yok mu? 
    Nerdedir derdi nedir? 
    Felsefik takılma şimdi ben kendime salıncak yapmışken alkolik efkarlanışlardan, 
    Sallanıyoruz bak fena mı 
    Sen kucağımda, 
    Hayalden falan, 
    Saçlarını da okşarım birazdan 
    Ellerini de tutarım hatta 

    Bozma işte fiyakasını çok durmıcak zaten kanımda 
    Gerçi sen beni kansız da sanırdın gamsız da ama 
    Ben içanaboşu bir türkçeyle anlatmaya çalışırken sana içimin akışını 
    Sen fransız lügatından yan çevirmiştin hatırlarsan. 

    Neyse ne, artık zamanlarındayız değil mi 'artık mualla'? 
    Bakışın fingirderken gözbebeğimin içine içine 
    Tam belinden yakalarken hadiseyi 
    Zorla güzellik değilse de zorbadır güzellik, 
    Öğrenirken kaçışsız 
    Teslim olmadım da ben esir alındım sayarsın 'artık! Kelepçelendim lan sana 
    iki gözün bir dizi parmaklık. 

    Ölümüm olacaksın diye fısıldayan O ahmağı 
    Unutmasan ne çıkardı ulan? 
    Bilmem kaç santimden başka Ne boşluk kalırdı içinde? 
    Yüreğin çok mu doluydu, yersiz kaçtım bütün vakitlerinde? 
    Unutkan randevulaştığın hani 
    Hep sonradan. 
    Kendine bile eğreti bir adamım ben artık mualla. 
    Ellerim ceplerimde 
    Ne zaman sokaklara serseri dalsam 
    Aklımdasın 
    En saklımdasın hala 
    Öylece ortada duran..
    ···
   tümünü göster