+3
Zar zor yürümeye başladım. Sağa sola yalpalayarak yürüdüm. Yarım saat yürüdüm sonunda metroyu buldum. Millet bana bakıyordu. Doğaldır tabi ağzım burnum kırılmıştı.
indim metrodan zar zor yürüyerek evi buldum. Koydum mervenin telefonunu aldığım yere. O kafayla heralde merveyi hala duşta sanıyodum heralde. Hiçbir şey düşünmeden yattım uyudum. Saat sabahın 5i 6sı gibiydi heralde. Mervenin çığlığıyla uyandım. Evde birini görünce korkmuştu tabi. Hem de ağzım yüzüm kanlıydı. Gözlerimi aralamamla bana doğru depar atması bir oldu.
Anlattı. Duştan çıkınca beni ve telefonunu göremeyince anlamıştı her şeyi.
"Neden bana söylemedin?" dedim.
"Korktum çok sinirlenirsin kendine hakim olamazın diye." dedi.
"Şimdi çok iyi oldu yani hiç sinirlenmedim o herifi dövmedim." dedim.
"Her ne kadar arkadaşları tarafından dayak yemiş olsam da cemi iyi benzettiğim için gayet mutluyum." diye de ekledim.
Beni birkaç saat göremeyince polise gitmiş. Aramışlar bütün gece. En son biz bulduğumuzda size haber vericez diye göndermişler merveyi. 1-2 saat daha durup dönmüş o da. Sabah gittik beraber karakola. Gururumdan söylemedim bunu kimin yaptığını. Olayı oldu bittiye getirdik yani.
Birkaç saat içinde döndük eve.
Anasını sattığımın şehrinde kafamı soktuğum her yerde olay çıkmaya başlamıştı son 1-2 senedir.
işin kötüsü merve de bu olaylara dahil oluyodu. Haketmiyodu beyler bunları yaşamayı. Sürekli bir endişe içindeydi kızcağız...