/i/İnanç

İnanç
  1. 1.
    +5 -1
    panpalarım önce yazılanları dikkatlice okuyun bu başlık altında evrim yalandır demeyeceğim doğrudurda demeyeceğim doğru zannedilen yanlışları, yanlış zannedilen doğruları anlatıyorum
    Bilim tarihinin en önemli çalışmalarından birisi olarak kabul gören Türlerin Kökeni, ingiliz doğa tarihçisi Charles Darwin tarafından 24 Kasım 1859'da yayımlandı. Kitap, Darwin'in edindiği tecrübelerdeki gözlemlerine dayandırarak oluşturduğu biyolojik evrim kuramı üzerinedir.

    Türlerin Kökeni kitabının yayımlanma tarihi olan bugün, Evrim ile alakalı gerçeklerin üzerine eğilmek için ne de güzel bir gün.

    Listede yer alan bilgiler derlemedir.
    Bilgiler bilimsel temellere dayanmaktadır.
    Kaynak olarak genellikle 'Evrim Ağacı' sitesindeki makaleler ve 'Evrim Kuramı ve Mekanizmaları' kitabı kullanılmıştır.
    1. EVRiM TEORiSi ADI ÜSTÜNDE BiR TEORi, KANITLANMADI.
    Bu soruyu cevaplandırmamız için hipotez, teori ve kanun arasındaki farkı bilmemiz gerekli.

    Hipotezler(varsayımlar), çevremizde gördüğümüz sorunlara yönelik geliştirdiğimiz geçici, muhtemel, değişimine ve yanlışlanmaya son derece açık cevaplardır.
    Kanunlar(bilimsel gerçekler), bu hipotezlerin defalarca test edilip, her seferinde aynı sonucu vermesi sonucu artık değişemeyeceği, sonsuza kadar sabit kalacağı anlaşılan doğa yasalarıdır.
    Teoriler, hipotezler ile kanunlar arasındaki bağlantıyı sağlayan bilimsel araçlardır.
    Bilimsel olarak ne sorusunu sorduğumuzda sadece gerçeği alırız. Şayet nasıl ve neden sorularını sormaya başlarsak gerçeklerin sebeplerini ve ayrıntılarını edinmiş oluruz.

    Hipotezler bilimsel olarak oldukça özel açıklamalardır. Hipotez ve gerçeklerin üzerinden geçilip, test edilip daha genel açıklamalarelde edilebilir. Bu daha genel açıklamalara da teoriler denir.

    Kısaca hipotezler gerçeğin inşasında, teoriler gerçeğin açıklamasında kullanılır. Evrim bir kanundur(gerçektir). Evrim teorisi, evrim gerçeğini açıklayan bilimsel araçtır. Tıpkı Kütle Çekimi Kanunu açıklayan Kütle Çekimi Teorisi gibi. Tıpkı canlıların hücrelerden var olduğunu gerçeğini açıklayan Hücre teorisi gibi.
    2. EVRiM TEORiSiNiN YANLIŞLIĞI KANITLANMIŞTIR.




    Son yüzyılda evrimi destekleyen 200.000’den fazla makale yayınlamıştır. Bu makaleler evrimi destekleyen milyonlarca kanıt barındırmaktadır.

    Bugüne kadar evrim teorisine ters düşen tek bir kanıt bile bulunamamıştır. Hiçbir bilimsel makalede evrim reddedilememiştir.

    Ve emin olun, çoğu bilim insanı evrim teorisini doğrulamak için değil; yanlışlamak için uğraşmaktadır.

    Zira evrimi yanlışlayabilmek çok büyük bir başarı olacağından, bilim insanı kesinlikle Nobel ödülüne layık görülecektir.

    Hiçbir bilim insanı da bu ödülü kaçırmak istemez.
    3. EVRiM GÖZLEMLENEBiLMiŞ VE KANITLANABiLMiŞ DEĞiL.
    Bu gerçeğe gözünüzü kapatsanız da; evrim pek çok laboratuvar deneyi*, doğal gözlem** ve fosillerle reddedilemeyecek bir şekilde kanıtlandı.

    Hatta evrim teorisi için bilimdeki en güçlü teorilerden biri diyebiliriz.

    Evrim bu gücünü, halen daha devam edebilmesinden alıyor.

    Şu an siz bu satırları okurken bile evrim mikro düzeyde devam etmekte.

    • Lenski deneyi

    • *Darwin ispinozları
    4. EVRiM BiR ANDA VAROLUŞU SAVUNUR.




    Çok yapılan hatalardan biridir. Evrim anlık değil, tam tersine bir süreçtir.

    Evren sürekli değişmektedir. Değişmeyen hiçbir şeyyoktur. Tüm canlılar da evren ile beraber değişmektedir ve bu değişim bir süreçle yaşanmaktadır.

    Doğada hiçbir karmaşık yapı son haliyle, bir anda, öylece hiçlik içerisinden var olmaz!

    Mutlaka basit bir başlangıçtan başlanır ve evrimsel süreç içerisinde çeşitlilik ve seçilim mekanizmalarıyla karmaşık yapılara kademeli olarak ulaşılır.
    5. EVRiM=TESADÜF




    Şans ve tesadüf canlıların evriminde rol oynar. Ama bunun dışında çok daha fazla faktör vardır. Bazı çeşitlilik mekanizmaları canlılara avantajlı veya dezavantajlı nitelikler kazandırır. Avantajlı nitelik kazanan canlılar ortama daha iyi uyum sağlar ve hayatta kalabilir. Dezavantaj niteliği kazananlarsa yok olur. Bu şans değildir. Mesela ilaçlanan bir mutfakta bu ilaca karşı bağışıklık geliştiren böceklerin hayatta kalıp türlerinin devam etmesi ve diğerlerinin yok olması doğal seçilime kusursuz bir örnektir.

    Doğada, şanslı olan ya da güçlü olan değil; daha iyi uyum sağlayan kazanır.

    Bir taş bırakıldığı zaman yere düşmesi şans değil, doğa kanunudur. Aynı şekilde bir grup canlıyı bir ortama bırakırsanız hangilerinin hayatta kalacağını şans değil, doğal seçilim kanunu belirler.
    6. iNSANLAR MAYMUNLARDAN GELDiYSE, NEDEN ŞiMDiKi MAYMUNLAR iNSANA DÖNÜŞMÜYOR?




    insanın değişimi tüm canlılarda olduğu gibi devam etmektedir.

    Bundan milyonlarca yıl sonra nasıl bir canlıya dönüşebileceğimizi, ne tür bir değişime uğrayacağımızı kestiremeyiz. Ancak doğanın kanunları değişmediği müddetçe evrimin bizi değiştireceği aşikardır.

    Aynı şekilde maymunlar ve diğer canlılar da dönüşmektedir, değişmektedir. Ancak biz bunu göremeyiz. Canlıların fiziksel değişimleri makroevrim ile incelenirken, genetik değişimleri mikroevrim ile incelenir.

    Evrim genlerle yani mikroevrim ile başlar ve süreç fiziksel değişimlerle yani makroevrim ile devam eder.

    Makroevrimi göremiyor olma sebebimiz, ömrümüzün evrimsel değişimleri algılamaya yetmeyecek kadar kısa olmasıdır. Nasıl ki kıtaların hareketini veya iklimlerin değişimini anlık olarak algılayamıyorsak; ancak jeolojik ve meteorolojik verilerden bu yavaş değişimlerin varlığını anlayabiliyorsak, evrimsel sürecin yavaş etkisini de çok uzun zaman aralıklarında bize kayıtlar sunan fosiller ve laboratuvar deneylerinden anlayabiliriz.
    7. DARWIN GÜÇLÜDEN YANADIR.




    Kesinlikle yanlıştır. Darwin’e göre doğada, şanslı olan ya da güçlü olan değil; daha iyi uyum sağlayan kazanır.

    Doğa, kimseye torpil geçmez. Ve değişim uyumu gerektirir.
    ···
   tümünü göster