1. 1.
    +7
    Mutsuzsunuz gençler, pek çoklarınız mutsuzsunuz. işleriniz kötü, geliriniz dar. Eğer öğrenciyseniz dersleriniz kötü; eğer mezunsanız, okul günlerini hatırladıkça yüzünüz buruşuyor.

    Sevgiliniz yok, varsa da asıl sevdiğiniz kişi o değil. Sizden çok daha akılsız adamlar sizlerden çok daha iyi mevkideler. Siz sürünüyorsunuz. Mutsuzsunuz, gençler; mutsuzsunuz...

    Durumu düzeltmek için bir şeyler yapmanız gerek. Bunu biliyorsunuz. Ancak çaba gösterecek enerjiyi, istenci içinizde bulamıyorsunuz.

    Fakat suç sizde değil.

    Etrafınıza bir bakın: Yakınlarınızın, komşularınızın evlerine bakın. Şu manzarayı göreceksiniz: Her ailede, çok neşeli, afacan, zeka küpü çocuklar... ve somurtkan, yaşama sevincini kaybetmiş gençler var.

    O çocuklar nasıl oluyor da o üzgün, gözü donuk bakan adamlara dönüşüyorlar?

    Çünkü bu millet çocuk büyütmeyi bilmiyor. Çocukları düşünmekten men ediyorlar. Hayal kurmalarını engelliyorlar. Neşeli bir çocuk görür görmez azarlıyorlar.

    Kendi çocuklukları mutsuz geçti. Acısını sizden çıkarttılar.

    Mutluluk öğrenilir beyler. Mutlu olmak öğrenilir, çocukluktan başlanarak öğretilir. Fakat mutsuzluk bizim kültürümüzün bir parçası olmuş artık. Günah gibi geliyor bize mutluluk. Gülümseyen bir çocuk görür görmez, bir bahane bulup onu ezmemizin nedeni bu.

    Sizin hiçbir suçunuz yok. Bu mutsuzluk sizin eseriniz değil: Size kalan miras bu.
    ···
   tümünü göster