-
1301.
+3021 Haziran 2003
ilk kez o zaman Bağdata havan saldırısı oldu. Kim yaptı bilmiyorum ama tam bir karakola gelmiş havan. Zaten Bağdat savaş boyunca en çok havan saldırısına sahip olan yer, en çok Ebu garip cezaevi, her gün istisnasız aldığımız bilgilere göre vuruldu o hapishane, kim vurdu nasıl vurdu bilmiyorum ama amaç orada ki mahkumları öldürmekti askerleri değil, diyeceksiniz ne alaka? Neden kendi mahkumlarını öldürsünler. Şu yüzden; onları işkenceden, acıdan kurtarmak için.
Tabii ben daha detaylı bilmiyorum. Benim zamanımda yeni yeni merkezi hapishane yapıyorlardı orayı, tam olarak daha başlamamışlardı ama örnek veriyorum gücü sağladı ya bunlar. Şimdi ırakta olduğunuzu düşünün. Amerika geldi bizi kurtardı diye düşündüğünüzü düşünün, adam geliyor kapınızı çalıyor açıyorsunuz. "Saddam nerede?" diye soruyor, "Bilmiyorum." diyorsunuz sizi alıyor zütürüyor işkence yapıyor. Sizi saddamın destekçisi yapıyor. Çünkü ses çıkartabilen yok, ses çıkartanların sesini kesmişler. Sizde etliye sütlüye karışmayayım diye ses çıkarmamışsınız.
Böyle bir durum vardı yani orada, bir an önce gitmek istiyordum oradan. Vatanımı özlemiştim. Savaş vardı da, tam olarak savaş yoktu. Kesinlik yoktu. Bunlar beni çok rahatsız ediyordu. Kesinlik olmasını istiyordum, savaşcaksak sürekli savaşalım istiyordum ama bir görevimiz vardı. Ölmemek için çabalamamız lazımdı. Kendi vatanın olsa ölürsün, gözünü kırpmazsın ama senin görevin ölmeden öldürmek, yapmakta zorundasın. Zor günler geçiriyorduk, pgibolojik olarakta çöküyorsunuz.
başlık yok! burası bom boş!